Karamollaoğlu, Davutoğlu ve Babacan'a da gidiyor…

İster 1946'dan, dilerseniz 1980'den sonrasını alın... Siyaset hiçbir gün kendisiyle barışık bir toplum tesisi peşinde koşmadı.

Çünkü böyle bir durum siyasetin var olma nedenini ortadan kaldırır, daha da önemlisi kendi kendini yok etmesine yol açar.

Siyasetin tanımı da bu nedenle, toplumda çatışma halinde olan uzlaşmazlıkları
yönetme sanatı olarak tanımlanır.

Yakın zamana kadar da, gerilimin ve “çatışmanın işletmeciliği” olarak tarif edilir hale gelmişti.

Hatta çatışmanın işletmeciliğini en iyi yapan ve kontrolü altına tutanın sandığının dolması da toplumda bunun ne denli yer bulduğunun göstergesiydi.

Ancak başkanlık sistemi, birçok şey gibi bu durumu da alaşağı etti.

Bundan böyle çatışmanın işletmeciliğini yaparak oy kazanılmayacağını siyasetin
bütün kesimleri gördü.

"TAMİRCİ ÇIRAĞI"

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Demokrasi zaferi… 29 Mayıs 2023 | 471 Okunma Geleceği depolayanlar... 28 Mayıs 2023 | 110 Okunma Meclis bu sayıya hiç ulaşmamıştı 26 Mayıs 2023 | 449 Okunma Startup partiler… 25 Mayıs 2023 | 132 Okunma Sandığa kimler gitmedi? 24 Mayıs 2023 | 581 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar 1 yorum