Popüler kötülük aşaması

Eskiden kötülüklerden bu kadar çabuk ve çok haberdar olmadığımız için mi asayiş ve huzur berkemâl hissediyorduk, yoksa sahiden de öyle miydi hayat? Başka şekilde sormaya çalışırsak; her...

Eskiden kötülüklerden bu kadar çabuk ve çok haberdar olmadığımız için mi asayiş ve huzur berkemâl hissediyorduk, yoksa sahiden de öyle miydi hayat? Başka şekilde sormaya çalışırsak; her şeyin suyu yahut çivisi çıktığı için mi medyanın sosyal olanında ya da olmayanında gördüğümüz kötü/kötücül haberler ânında popüler bir yaygınlık kazanıp kendi kalesini tahkim etmeye başlıyor. Mesela diyelim ki bir hayvana yapılan eziyet haberi videoya alınıp bir şekilde sosyal medya içeriğine dâhil olur olmaz, tam ortasından ikiye bölünmüş bir tribün kalabalığının korosu da sesini yükseltmeye başlıyor. Görünüşte herkes hayvana yapılan eziyete, işkenceye karşı. Fakat öyle görüşler, cümleler, ithamlar, yargılar savrulmaya başlanıyor ki, kısa süre sonra ister istemez bu görüşün karşıtları da oluşuyor ve karşılıklı küfürleşme vs esas konu olan hayvana işkence konusunun çok dışına taşıp, ideolojik veya siyasî/ dinî başka bir yapı içerisinde ilerlemeye başlıyor. Araçsallaşan konunun güme gittiğine mi yanarsın, o konu üzerinden ortaya saçılan ve yeni kötülük/nefret/haksızlık alanları oluşturan söylemlere mi canını sıkarsın? Son olarak 82 yaşındaki yaşlı vatandaşın ölümüyle sonuçlanan üzücü olaydan sonraki tartışmaların aldığı yönlere bakacak olursak, bu durumun somut bir olaydaki adalet tartışması dışında, geleceğe doğru doktor/hasta ilişkisinde de oynayacağı rolü görmemek mümkün değil. Burada, gündeme gelen ve popülerleşen negatif bir olayın tartışmalar sonucu berraklaştığını, hemen herkes için adalet duygusunun ortaya çıktığını, tarafların adaletin neşet etmesiyle mutmain olduğunu görmüş olmadık. Tersine, olumsuz içeriğin, tartışmalar sonrasında daha da katılaşarak tarafların hafıza raflarına kaldırıldığını gördük. Zaten medya mantığı da hemen bir başka olaya zıplayıverdi. Matbaanın geç gelmesi ile ilgili tartışmaların bir tarafındaki derin kaygı, bugün sosyal medyadaki mantık için de geçerli. Âlet ‘kem’in eline geçtiğinde ne yontulacağını, ortaya nelerin çıkabileceğini bilmiyorsun! İletişimin çeşitliliği, hızı ve yaygınlığı bir çok duvarı yıktı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bir kalp durdu 02 Nisan 2020 | 96 Okunma İçerisi/dışarısı 28 Mart 2020 | 744 Okunma Bir çocuktan birkaç post çıkarmak 22 Şubat 2020 | 351 Okunma Okulda havlayan bir Fındık 20 Şubat 2020 | 208 Okunma Şifreler deşifreler 18 Şubat 2020 | 197 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar