Çeşmemde kan sesleri

Her yere yetişilir otobanlarla duble yollarla hızlı otomobillerle Hiçbir yere geç kalınmaz Bazı şeyler yine de erken olur Çocuklar bizi bağışlasın Ahmet abi sen de bağışla Bir çeşme boynu...

Her yere yetişilir otobanlarla duble yollarla hızlı otomobillerle Hiçbir yere geç kalınmaz Bazı şeyler yine de erken olur Çocuklar bizi bağışlasın Ahmet abi sen de bağışla Bir çeşme boynu bükük asfalta gömük Akmadan susuz duruyorsa içinden öyle geldiği için değil Ama hiç değil Ahmet abi Bir çeşme içinde yaşadığı topluma benzer O toplumdaki herkese benzer Herkes mi kurumuş herkes mi umutsuz çöplük olmuş Herkes otuzyedinci kattaki rezidansına konup Unutmuş mu suların derin onaran sesiyle konuşan taşları Antepteki adam Konyadaki adam Maraştaki adam başka İstanbuldaki adam susayınca unutmuştur çeşmelere gitmeyi Plastiklere gider o parasını hazırlayıp her boyuttan plastiklere Gökleri denizleri plastikten bir mavi Ne gözyaşına yer var bu mavilikte ne dalgalara Evler sokaklar köşebaşları avlular çeşmesiz kuyusuz anısız Tarihsiz ve susuz bilinçlerle Dizilerden tarih, anlam ve su devşirmek isteyen bir halk Camcılar dülgerler cep telefonu tamircileri taksiciler Atanamayan öğretmenler ve anısı işsizlik olan üniversite mezuniyet törenleri Gidip bir çeşmeye su sesini duyamıyorsun ya Sülüsleri, ta’likleri ,düşürülmüş tarihleri ve geniş zamanlı duaları Okumaktan geçtik bir su sesi bile duyamıyoruz ya İki gözü çeşme değil ‘he’nin iki gözü kuru O bunaltan kuraklıkta şehrin ortasında Çıldırmak işten değil  Ahmet abi Her yere kurulmuş ışıklı curcunalı reklam kutularında Türkiye’ye ne kadar benzediğimiz şüpheli Senin bir sevmen vardı dostluğun vardı Elinde bir bardak, bardakta su, suyun yanında bir çeşme vardı Bakıyorum da şimdi herşey var su yok Çeşme de kaybolur birazdan üzerindeki dört beş yüz yıllık mesajla Kerbelâ mı olmuş her yer Bakıp akmayan çeşmelere Hüseyn’i anmadığımız çün Su dediğin nedir ki Ahmet Abi hayatın ta kendisinden başka Biz eskiden her biri başka bir su istasyonu olan Çeşmeleri dolaşırdık bir bir O zaman Çırçır kokardı istasyonlar Karakulak Taşdelen Hamidiye kokardı Ve sular yeraltında selamladıkça birbirlerini Yağmur damlaları birşeyler alıp verirdi gökte birbirinden Ve bir kadın senin için açtığı sofraya Durmadan iyi sular koyardı sofrada su isteyen çiçekler varmış gibi Yetmez, suya bakan ağaçlar kuşlar meydan çeşmeleri koyardı Gelecek güzel günler için güzel çocuklar koyardı Kötümser bulutlara üfleyip kovan çocuklar Dünyayı düzeltecek suları akıtacak Sular akarsa adalet yükselir adalet varsa sular akar Vurdumduymazlığın duydumbilmezliğin bildimbananenin Üstünü çizecek çocuklar Yeni bir dünyanın kapısını tıklatan sudan elleriyle Yüzümüze su serpecekler uyan uyan uyan Bir tutsak ağaç gibi yanlış büyümemiş Dizlerinde çimen ve kan lekesi yüzlerinde karadut Az önce çeşmede yüzünü mü yıkamış bir haydut ve birden çocuklaşmış Mermerden alnında Ya Vedûd Ya Vedûd Yazan varlıklarıyla dağılan pazar yerlerinde akmıyorsa bir çeşme Dağılan pazar yerleri gibi olur her yer ve içine alıp bizi Yeşil bir çürümenin kaotik yuvarlanışı içinde Ne cazdan ne hicazdan mülhem ve haberdar O kadar fena O kadar hızlı O kadar kısa İşte o kadar Ahmet abi, güzelim, bir çeşme niye kanar Diş değil, tırnak değil bir çeşme niye kanar Senin mendilin Ahmet Abi senin kanayan mendilin Kanayan çeşmelerde yıkansa ve asılsa tarihin ipine İp kanar rüzgâr kanar yerçekimi kanar Çeşmemde kan sesleri Mendilim lâl   .

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bir kalp durdu 02 Nisan 2020 | 96 Okunma İçerisi/dışarısı 28 Mart 2020 | 744 Okunma Bir çocuktan birkaç post çıkarmak 22 Şubat 2020 | 351 Okunma Okulda havlayan bir Fındık 20 Şubat 2020 | 208 Okunma Şifreler deşifreler 18 Şubat 2020 | 197 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar