Küçük sorunlar, derin ilişkiler…
Türk kökenli üç Orta Asya ülkesinin Kıbrıs Cumhuriyeti ile karşılıklı diplomatik temsilcilik ataması Türkiye’de ve KKTC’de tepki doğurdu. Kimileri Türkiye’den reaksiyon göstermesini, bu...
Türk kökenli üç Orta Asya ülkesinin Kıbrıs Cumhuriyeti ile karşılıklı diplomatik temsilcilik ataması Türkiye’de ve KKTC’de tepki doğurdu. Kimileri Türkiye’den reaksiyon göstermesini, bu üç ülkeye haddini bildirmesini, kimileri de bu tatsız olaydan Ankara’nın ders çıkartmasını ve politikasının başarısızlığını kabul etmesini istedi.
Ankara tepki göstermemeyi, 4 Nisan’da açıklanan AB-Orta Asya Ortak Bildirgesi’nden sonra dahi yorum yapmamayı seçti. Oysa taraflar bu bildirgenin dördüncü maddesiyle Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü tanımayı ve BM Güvenlik Konseyi’nin KKTC’ye ilişkin 541 ve 550 sayılı kararlarına bağlılıklarını teyit etmişlerdi.
Yine de Türkiye belli ki zararı sınırlamak için sessiz kalmayı politika olarak benimsedi. Kıbrıs sorunu adına Türk dünyasıyla olan ilişkilerini germeyi uygun bulmadı. Ve bence iyi de yaptı. İyi ki bu ülkelerle ilişkilerini germeye, Rum tarafına daha büyük bir alan açmaya, fırsat yaratmaya kalkmadı.
Tepki göstermesi ne Kıbrıs sorununun seyrini değiştirecek ne de Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan’ı çoktandır tanıdıkları Kıbrıs Cumhuriyeti ile diplomatik ilişki kurmaktan vazgeçirecekti. Olan ikili ilişkilere...