Hadsizken çok güzelsin Türkiye!

Ezikliğe alıştırdılar bizi... Memlekete ve kültürümüze dair iyi şeyler söylemenin "faşistlik" olduğuna inandırdılar...Batı karşısında yaşadığımız toplumu...

Ezikliğe alıştırdılar bizi... Memlekete ve kültürümüze dair iyi şeyler söylemenin "faşistlik" olduğuna inandırdılar...
Batı karşısında yaşadığımız toplumu küçümsersek bireysel olarak büyüyeceğimize ikna ettiler...
Bu yüzden yalın gerçeği söylerken bile mübalağa yaptığımızı hissediyoruz. Daha küçük düşünüyor, konuşuyor ve talep ediyoruz. İdealize ettiğimiz kültürler karşısında haddimizi biraz fazla biliyoruz yani.
Pavlov'un klasik koşullanma yöntemleri üzerinde çalışan Martin Seligman bu durumu "öğrenilmiş çaresizlik" olarak tanımlıyordu.
Yani "organizmanın göstermiş olduğu tepkilerin sonuca ulaşmaması durumunda, sonucu değiştiremeyeceğine karşı oluşan inanç." Bireyler için geçerli olan bu durum daha karmaşık bir organizma olan devletler için de geçerli.
Ekonomik olarak geri kalmışlığa ve bağımlılığa mahkûm edilen ülkelerin yöneticileri, bu öğrenilmiş çaresizlik sendromuyla en iyi ihtimalle ülkelerine patinaj yaptırıyorlar.
Güveninizi toplayıp bu kısır döngüden çıkmaya cesaret ederseniz de sizi bekleyen terör, iç savaş, darbe ve hatta açık işgal...
Bizde ve başka coğrafyalarda yıllardır süregeldiği gibi...
İşte 15 Temmuz'da bu onurlu halk siyasi temsilcilerine, Meclisi'ne, Cumhurbaşkanı'na "Çıkarın artık bizi bu kafesten" dedi, "içeriden dışarıdan ne zorbalık yapılırsa yapılsın, canım pahasına arkanızdayım!" Sözünü de her siyasi görüşten ve farklı etnik gruplardan 250 canla mühürledi.
Bu sayede;
Yıllardır PKK-PYD terörünü yerinde bitirmek için atılamayan sınır ötesi harekât adımı atılıyor...
65 "süper devlet" vurduğu halde yerinden kıpırdamayan IŞİD, TSK'nın sahaya çıkmasıyla ele geçirdiği yerleri bir bir terk ediyor...
Misak-ı Milli sınırları içinde olduğunu seve isteye unuttuğumuz Musul ve Kerkük'ün geleceğini "masada da sahada da" sahipleniyoruz...
Eskiden güvence saydığımız Lozan gibi anlaşmaların şimdi Türkiye için kazançlı olup olmadığını sorguluyoruz...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Vay be tuvalet kâğıdı bile var! 17 Nisan 2024 | 1.471 Okunma İran sineması 15 Nisan 2024 | 1.003 Okunma CHP’ye kazandıran medya da bu mu? 14 Nisan 2024 | 579 Okunma CHP kazanmayı öğrendi mi? 13 Nisan 2024 | 637 Okunma Meydanları doldurmazsan doldururlar 12 Nisan 2024 | 755 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar