Senin tuzun kuru mu Fehmi Koru?

Aslında şu bisküvicibaşının “1 Nisan” reklamındaki kötü adam gibi “Puhahahahaha aldın mı alacağını Fehmi?” demeliydim...

Diyemedim...

Çünkü boynumda Bilderberg tasması, kursağımda MI6, CIA lokması yok... Kimyam değişmedi yani... 

Vicdanım o kadar vahşi bir rövanş almaya el vermedi.

Lakiiin... “Gölge Adam”ın tanıklıkları, yüzüne şaklayan ilahi bir sille gibiydi.

Yalnız onlara güvendin...

Yalnız onlara yalakalık ettin...

Yalnız onlara yakın olmak için mücadele ettin...

Ne oldu peki?

İpini pazara çıkardılar...

O yaranmak uğruna milli manevi değerleri taca attığın kimseler bunlar!

Zamanı geldi mi, günahlarını örtmez, ortalığa saçarlar!

Rezil rüsva ederler...

Ailene, çoluk çocuğuna acımazlar!

O Bilderbergin eşiğinde “beni de alın” diye yalvardıkların bunlar işte!

Tek kullanımlık bir proje aparatısın onların gözünde...

Kullanır ve atarlar!

Yaaaa Fehmi...

AK Parti, azıcık bir türbülansa girince, gemiyi ilkin sen terk ettin!

Zerre kadar kadir kıymet bilmedin...

Ahde vefa göstermedin...

Muhafazakâr medyanın kaymağını löp löp götürdüğünde dahi, öteki mahalleye yanaşmaya gayret ettin. 

Bu uğurda bıyıklarını kestin...

Mason oldun...

Bilderbergli oldun...

Aydın Doğan’ı eğlemek için el kesesinden sıra geceleri düzenledin...

Aydın Doğan’ın medyasından, Reis’e nanik yaptın, “oh” çektin!

Feto şarlatanının “kuklası” oldun...