Kırılgan zamanlar

Çinli yatırım-cıların ülkemizde medya yatırımlarına veya ortaklıklarına yönelik hazırlıklar yaptığına dair bazı haberler okuyoruz...
“Neden?” diye soruyoruz.
***
1.5 milyar nüfusa sahip olan Çin’in iş adamları veya medya alanında yatırım yapmak isteyen yatırımcıları, okuyucu veya seyirci eksikliği mi çekiyor ki Türkiye’ye gelmek istiyor?
Çin’deki reklam pastası mı az geliyor?
***
Ve hangi amaç uğruna Türkiye’yi seçiyorlar bilemiyoruz ama iyi niyetle yola çıkmadıklarını ve samimi olmadıklarını da belirtmek istiyoruz! 
Geleceklerine ihtimal bile vermek istemiyoruz.
Devlet, bu tarz stratejik yatırımlara izin vermemeli diyoruz.
***
Ülkemizde bulunan, yerli ve milli stratejiden yoksun ve hassasiyetlerimizden uzak duran yabancı medyanın hali ortadayken, aynı filmi bir daha seyretmek isteyenleri de uyarmak istiyoruz! 
Ve Türkiye’deki yerli ve milli medya her geçen gün büyük gelir kayıpları yaşarken, ayakta zor dururken, maliyet artışlarından kaynaklanan açıklarını finanse etmekte zorlanırken, reklam pastası gittikçe küçülürken, yabancı yatırımcıların medya ve banka yatırımlarına hiçbir zaman sıcak bakamıyoruz.
Çünkü her zaman altında bir Çapanoğlu’nun çıktığına şahit olduk, şahit olmaya da devam ediyoruz.
***
Yıllardan beri Doğu Türkistanlılara yaptıkları katliam, zulüm daha unutulmamışken, Çinli yatırımcıların çizeceği stratejilerin ışığında yayın yapacak medya kuruluşlarının bize anlatacağı ve öğreteceği ne var ki?
Ve bu ülkede kaç Çinli firma faaliyet gösteriyor ki? 
Ucuz maliyet ve daha fazla kâr etmek uğruna Çin’den toplayıp getirdiklerimiz, yerli ve milli sermayeyle iş yapan firmaları batırmaktan başka ne işimize yarıyor ki? 
***