Bir Urfa hikayesi; Tahta atlar zamanı!..

Toprağın bağrına sıradağlar gibi yatmış kayalıklar insana nefes aldırmayan sıcağın ateşinde, sanki yanardağa dönmüştü...

Güneş bütün öfkesiyle taaruz edercesine, gökyüzünden ateş püskürtürcesine ve insafsızlığın girdabında; yaşamla isyan arasında bir kovalamacaya yön verircesine, tüm canlıları Tatarcık sineklerinin yuva yaptığı, briket duvarların dibine mahkum etmişti...

Nefes bile kendinden habersiz bir şekilde; virane kuytularda yolunu bulmaya çalışırcasına, sıcağın bağrında insana can vermeye çabalarken, Haziran ayının ateşi andıran zamanları, hiç kuşkusuz pusu kurarcasına meydan okuyordu insana...

İşte köhneliğin kitabı yazıldığında, kapağını resmedecek o pejmürde mahallenin arkalarında, tarihin bağrından kalıntılar taşıyan gizemli bir vadi vardı...

Süryaniler'den, Bizanslı'lardan ve Romalı'lardan kalma mağaraların, kuyuların, dehlizlerin, sarnıçların ve suyollarının adeta tarihin haritalarını çizdiği uçsuz bucaksız ovada, dikkati dağıtan en önemli sıkıntı şüphesiz yakıcı sıcaklardı...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
CHP'yi sarsan "asıl" gaflet!.. 01 Şubat 2021 | 801 Okunma Marketlere protesto çağrısı... 31 Ocak 2021 | 643 Okunma Vurgun büyük, ceza küçük!.. 30 Ocak 2021 | 223 Okunma Urfa, Ankara, infaz!.. 29 Ocak 2021 | 575 Okunma Katilini tarif eden kurban!.. 25 Ocak 2021 | 168 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar