Kayıp İsmet, 11 Kasım’da Köşk’e çıktı

Aylardır kayıplarda olan İsmet Paşa, M. Kemal’in ölmesiyle birdenbire ortaya çıktı ve hemen 11 Kasım (1938) günü Cumhurbaşkanı seçilerek Çankaya Köşkü’ne gönderildi. Adeta piyango gibi...

Aylardır kayıplarda olan İsmet Paşa, M. Kemal’in ölmesiyle birdenbire ortaya çıktı ve hemen 11 Kasım (1938) günü Cumhurbaşkanı seçilerek Çankaya Köşkü’ne gönderildi. Adeta piyango gibi İnönü’ye bu makamı-mevkii kazandıranların başında Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, Başbakan Celal Bayar, ordunun komuta kademesi, o günün iktidar borazanı medyası ve en son olarak da kukla adamların çoğunlukta olduğu Millet Meclisi gelir.

Resmî açıklama başka türlü yapılmakla beraber, M. Kemal’in öldüğü, en azından ondan “ümit kesildiği” kanaatiyle, milletvekilleri 9 Kasım günü Ankara’ya dâvet edilmişti. Meclis Başkanı A. Renda’nın imzasıyla da, bir gün sonrasına, yani 10 günü için Millet Meclisi olağanüstü toplantıya çağrıldı.

Nitekim, 10 Kasım sabahı itibariyle, ölüm haberini almayan kalmadı. Bu durumda, bütün siyasiler, M. Kemal’in yerine geçecek kişinin kim olacağını, yahut kimin olması gerektiğini konuşmaya başladı. Kulislerde ismi geçen şahıslar şunlardı: Başbakan Celal Bayar, Mareşal Fevzi Çakmak, Dahiliye Bakanı Şükrü Kaya, Hariciye Bakanı T. Rüştü Aras ve eski Başbakan İsmet İnönü.

Fakat, bu arada ne olduysa artık, yaklaşık bir sene kadar evvel (Ekim-Kasım 1937) iktidardan diskalifiye edilen, aktif siyasetten uzaklaştırılan, hatta öldürülme korkusuyla aylardır kendini gizlemek zorunda hisseden İsmet İnönü, birdenbire ortaya çıktı ve adaylığı konuşulan listenin de baş köşesine gelip oturdu.

* * *

Tesbit edebildiğimiz kadarıyla, ibrenin İsmet Paşa lehinde değişmesinde en tesirli rol alan kişi, aynı zamanda ordunun başında bulunan Mareşal Fevzi Çakmak’tır.

Hülâsaten denilebilir ki, bu konuda aktif şekilde devreye giren Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, Cumhurbaşkanlığı seçimine bir bakıma “el koymuş” oldu. Onun bu el koymasını da, o günün şartları itibariyle, şüphesiz ancak “silâh zoru ve dayatma” ile izah etmek mümkün.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Meşrûtiyetten önceki Şûrâ 01 Nisan 2018 | 247 Okunma Türk Ocakları ve Barbaros heykeli 25 Mart 2018 | 169 Okunma İki Çanakkale var 18 Mart 2018 | 169 Okunma Yeşilaycıydı; katledildi 05 Mart 2018 | 206 Okunma Seferberlik hâli 27 Şubat 2018 | 235 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar