Ekmek yoksa tek parça elbise giyin

EKMEK zammı, et zammı, elektrik zammı, ulaşım ücretlerine zam...
Liste uzuyor, herhalde hepimiz bu “haşırttudıblekbord” tarzı zamları derinden ve ince bir sızıyla hissediyoruz.
Mesela petrol fiyatları henüz dumanı üstünde tüten geçmişe nazaran beşte bir civarında düştü ancak Türkiye en pahalı benzinini kullanan ülke olmayı sürdürüyor.
Business HT, kısa bir süre önce litresi 55 kuruş olan petrolü nasıl 4 lira 35 kuruşa aldığımızı 1 dakika içinde anlatan bir animasyon hazırlamıştı.
Görmeyen, duymayan vardır diyerek tekrarlamakta fayda var.

POMPA NİYE AĞLATIYOR?

Türkiye, petroldeki fiyatı İtalya ve Hollanda’daki rafine çıkışı üzerinden belirliyor.
Tüpraş’a gelen petrol işleniyor, benzine dönüşüyor, çıkışta fiyatı 1 lira 4 kuruş oluyor.
4 kuruş toptancı marjının üstüne 43 kuruş da bayi ve dağıtıcı marjı eklendi mi?.. Ne etti sevgili vatandaş? 1 lira 51 kuruş.
Petrol geldi, işlendi, toptancı payını aldı, dağıtıcı payını aldı, bayi de payını aldı.
Ama sırada devlet var.
1 lira 51 kuruşa pompanın ucuna kadar gelen benzine 2 lira 84 kuruş da devlet kesiyor vergi olarak ve yakıt depoya 4 lira 35 kuruşa dökülüyor.
Depodaki benzinin üçte ikisini vergi olarak ödüyorsun yani bir hesaba göre canım kardeşim, sevgili büyüğüm, şirin küçüğüm...
Benzin bir örnek; çarşının pazarın halini gezen bilir, ödeyen bilir, et almaya kalkıp şok geçiren bilir...

HAİN ÇARLİSTON

Dün ocak ayı enflasyonu açıklandı. Yüzde 9.58 ile, “Ocak ayı yüksek gelir” diyen uzmanların, analistlerin ve ekonomiden sorumlu halk korosunun tahminlerini de hafiften aştı.
TÜFE de 1.70 olan genel beklentiyi omuz vurarak geçti ve 1.82 olarak açıklandı.
Bir not: Mayıs 2014’ten bu yana en üst noktada enflasyon...
Bu arada cebinizdeki yanma hissinin ve bundan kaynaklanan ince sızının teşhisini doğru koydunuz büyük ihtimal.
Gıda ve alkolsüz içecek fiyatları yüzde 4.28 artmış görünüyor çünkü. Pazarda file doldurana “Yüzde 4 artmış yhaa, bişiy değil” derseniz sopayı yersiniz büyük ihtimal ama biz yine de açıklanan rakama sadık kalalım.
Gıdadaki artışta sopalanmak için ileri iteklenen çarliston biber olmuş.
Yemeden duramadığımız, Türkiye’nin her köşesinde soframızdan eksik etmediğimiz, olmazsa olmazımız bir gıda maddesi değil herhalde (severiz o ayrı) çarliston biber.
Ama yüzde fiyatı 52.99 artmış ve an itibariyle bir numaralı halk düşmanı ilan edilmiş durumda. Ah garibim...
Alkol ve tütün yüzde 9.6 artmış, konut, ev eşyası, eğitim, eğlence hepsi kendince biraz artmış.