Fazla kişisel bir yazı

“İnandığım bazı şeyleri yazmaktan kendimi alıkoyduğum doğrudur, ama inanmadığım hiçbir şey yazmadım o sütunda” diyorum soranlara. Başka türlü nasıl “yazma sorumluluğu”...

“İnandığım bazı şeyleri yazmaktan kendimi alıkoyduğum doğrudur, ama inanmadığım hiçbir şey yazmadım o sütunda” diyorum soranlara. Başka türlü nasıl “yazma sorumluluğu” alabilir insan, bilmiyorum çünkü.

Bu “inandığım bazı şeyleri yazmaktan kendimi alıkoyduğum doğrudur” kısmı bence izahtan vareste ama yine de biraz açıklamak isterim. Sadece gazete yazılarımda değil, şiir, öykü ve diğer yazı çalışmalarımda da böyledir bu benim için. İnandığım şeyi tam olarak ifade edememe korkusu ise yazmamamdaki başat unsurdur.

Örnek mi? Mesela o cümleyi, yani “Tanrıyı nasıl tarif ettiğimiz tanrıyı değil bizim kim olduğumuzu anlatır” cümlesini duydum duyalı yazmak istiyorum bunu. Fakat derdimi tamı tamına izah edemezsem meselenin yanlış, çok yanlış bir yere gidebileceğini hesap ediyorum. Derdimi tam olarak izah edebileceğim o rahat aralığı da bulamıyorum bir türlü.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti 16 Nisan 2024 | 921 Okunma Yavaş orman 14 Nisan 2024 | 287 Okunma Sosyal çürüme yazıları 1: Üçüncü sayfa cumhuriyeti 13 Nisan 2024 | 739 Okunma AK Parti İslamcılardan kurtulmalı mı? 09 Nisan 2024 | 1.124 Okunma Aşksızlara verme öğüt 07 Nisan 2024 | 774 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar