Düşmanı bilmek

Bir süredir, bir sahne gösterisi metni için Abdülhamit Han’ın hayatı ve siyasi mücadelesi ile meşgul oluyorum. Oldukça zihin açıcı bir yolculuk oluyor benim açımdan. Önce bir şey itiraf edeyim. Bendeniz...

Bir süredir, bir sahne gösterisi metni için Abdülhamit Han’ın hayatı ve siyasi mücadelesi ile meşgul oluyorum. Oldukça zihin açıcı bir yolculuk oluyor benim açımdan.

Önce bir şey itiraf edeyim. Bendeniz, Türkiye’de iki tarafın ayrı ayrı pazarladığı “Abdülhamit Han imgeleri”nden birini satın almış biri olmadım hiç. Abdülhamit, gözümde ne “Ulu Hakan” oldu ne de “Kızıl Sultan.”

“Ulu Hakan” imgesine müşteri olmamamın iki sebebi vardı. İlk sebep şüphe yok ki Mehmet Akif başta olmak üzere dönemin İslamcılarının Abdülhamit’e koydukları mesafe idi. Bu mesafenin büyük oranda “haklı şekilde” konulduğunu bugün bile düşünüyorum. Haklı ama yersiz... Buna belki dönerim yazının içinde.

İkinci sebebim ise “Ulu Hakan” imgesinin giderek belirginleşen bir “süper kahraman” algısına dönüştürülmüş olmasıdır. “İdaresi...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti 16 Nisan 2024 | 915 Okunma Yavaş orman 14 Nisan 2024 | 285 Okunma Sosyal çürüme yazıları 1: Üçüncü sayfa cumhuriyeti 13 Nisan 2024 | 739 Okunma AK Parti İslamcılardan kurtulmalı mı? 09 Nisan 2024 | 1.124 Okunma Aşksızlara verme öğüt 07 Nisan 2024 | 774 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar