Derin yahut serin düşünce

Geçen hafta “Türkiye’nin Parazit’i nerede?” başlıklı bir yazı yazmıştım. Elbette kişisel yazarlık tarihimin en az okunan ve en az tepki alan yazısı oldu.

Niçin “elbette” diyorum? Şundan: Kesin cümlelerle, keskin tespitlerle, politik olarak karpuz gibi ortadan ikiye ayrıldığımız politik düzleme hizmet eden bir mantıkla yazmadığınız, konuşmadığınız zaman alıcınız düşüyor. Türkiye, uzun zamandır böyle bir ülke ne yazık ki.

Eh, bunu bir çeşit sızlanma olarak ele almak mümkün tabii. Hatta eli artırıp ‘bu dediğin böyle olurken hepimiz oradaydık’ da diyebilirsiniz. Doğru. Bu çölleşmeyi, bu parazit eksikliğini el birliği ile inşa ettik.

Peki, ama çözüm ne ve nerede?

Bu sorunun cevabı için şapkadan tavşan çıkartmamı bekliyorsanız yanılırsınız. İnsanlık tarihinin başlangıcından bu yana bu soruya tek bir cevap verilmiş çünkü. Elimizde bir tane tavşan var..

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tam bir operasyon olarak Karabük Üniversitesi yalanları 26 Mart 2024 | 1.785 Okunma Sen sabır zannedersin, hâlbuki aşktır o 24 Mart 2024 | 315 Okunma Ersin’in “yaz” dediği yahut temsil krizinin bütün sorunları 23 Mart 2024 | 225 Okunma Sarhoştum, hatırlamıyorum 19 Mart 2024 | 1.176 Okunma Değişen bir şey aramak 17 Mart 2024 | 256 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar