FETÖ nasıl peydahlandı…

Normal şartlarda ‘geçmişte kimin FETÖ ile nasıl iltisakı olmuş’ gibi tartışmaları pek sağlıklı bulmuyorum. Çünkü bu tür tartışmalar en çok FETÖ’cü hainlerin...

Normal şartlarda ‘geçmişte kimin FETÖ ile nasıl iltisakı olmuş’ gibi tartışmaları pek sağlıklı bulmuyorum. Çünkü bu tür tartışmalar en çok FETÖ’cü hainlerin işine yarıyor. Evet, her ne kadar geçmişte yaşananları bu süreçte konuşmayı doğru bulmasam da Hürriyet Gazetesi’nin iki eski yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök ve Sedat Ergin’in geçen haftaki yazıları bazı eski defterleri açmaya mecbur kıldı bizi. 

Özkök ve Ergin, 2004 MGK’da yaşananları baz alarak, FETÖ’nün adeta o tarihten sonra örgüt haline geldiği imasında bulundular. FETÖ’nün tetikçisi Mehmet Baransu’nun gündeme getirip AK Parti 2004 yılında MGK’da Gülen’i bitirme kararı almıştı dediği malum 2004 MGK’sı.

Ertuğrul Özkök, Türkiye’nin en kritik yılları 90’lı yıllardan 2000’li yılların ortalarına kadar Hürriyet’in genel yayın yönetmeniydi. Sedat Ergin de aynı yıllarda Ankara temsilciliği görevini yürütüyordu. Yani 28 Şubat başta olmak üzere FETÖ’nün o yıllardaki her türlü faaliyetine tanıklar. Hatta o kadar tanıklar ki, Fetullah Gülen’i Refah Partisi ve Necmettin Erbakan karşıtlığı yüzünden baş tacı etmişlerdi.

Hürriyet Gazetesi’nin Fetullah Gülen’in Necmettin Erbakan için “Beceremedin çekil git” ifadesini manşete taşıdığını hatırlatmama gerek yok. Onu artık herkes biliyor. Elebaşı Gülen’in Kanal D ekranlarında Yalçın Doğan ve Mehmet Ali Birand ile yaptığı söyleşilerde 28 Şubatçılara medhiyeler dizdiğini de hatırlatmama gerek var mı bilmiyorum. Aynı programlarda Gülen’in Necmettin Erbakan’dan hazzetmediğini göğsünü gere gere anlatmasını da hatırlatmama gerek yok sanırım. 

Ama 6 Şubat 1998 tarihli Ertuğrul Özkök’ün “Fethullah Gülen-Papa buluşması” başlıklı yazısını hatırlatmamda fayda var. Çünkü o yazıda Özkök, Gülen’den sitayişle bahsediyor. Ve biraz da Gülen’i ne kadar iyi tanıdığını da belli ediyor. O yazının içeriğinde iki önemli olay var. Birincisi Fetullah Gülen ile Bülent Ecevit’in gizli gizli görüşecek kadar yakın olduklarını ilk kez Özkök’ten öğreniyoruz. İkincisi ise Özkök’ün, TÜSİAD’ın yayın organı Görüş Dergisi’nde yer alan ‘‘İslam, Demokrasi ve Türkiye’’ başlıklı bir makaleden alıntı yaparak Gülen’in TÜSİAD tarafından da akredite edildiğini ifşa etmesidir.

Hürriyet’in iki eski yöneticisi eğer FETÖ ile geçmişteki iltisaklarını gizlemek için bu yazıları yazdıysalar söyleyecek sözüm yok. Ben de bunları hatırlatmak için yazmıyorum zaten. Ancak birileri özellikle FETÖ’nün 2004 yılı öncesini saklamaya çalışıyor. Özellikle Sedat Ergin’in TBMM FETÖ Araştırma Komisyonu raporuna atıfta bulunduğu halde yine de FETÖ’nün mazisini 2004 MGK toplantısına bağlaması kabul edilebilir değil.  Zira Komisyona sunulmuş çok önemli bir rapor var FETÖ ile ilgili.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Anayasa'yı değiştirmek yetmez 13 Eylül 2023 | 575 Okunma 6-7 Eylül olaylarından ders çıkarmak 09 Eylül 2023 | 129 Okunma Yok mu beni başbakan yapacak bir cumhurbaşkanı adayı… 04 Ekim 2021 | 291 Okunma Onuncu Yıl Marşı’nı hangi ruh haliyle okuyorsunuz 13 Eylül 2021 | 329 Okunma Son aşamadan kastım… 06 Eylül 2021 | 263 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar