Kan gülleri...

Hayata sımsıkı sarılmak, kimi zaman gökyüzünün kimi zaman denizin mavi derinliğinde, sevginin, sevdanın düşünü kurmak... Aydınlık yarınlara ulaşmak! Düşünmek uzun uzun...

Hayata sımsıkı sarılmak, kimi zaman gökyüzünün kimi zaman denizin mavi derinliğinde, sevginin, sevdanın düşünü kurmak... 
Aydınlık yarınlara ulaşmak! 
Düşünmek uzun uzun, insanlığın Miletli Thales’ten bu yana yaşadığı 2500 yıllık süreci benliğinde yineleyip “taşımacılık”tan “akılcılık”a doğru bir eğitim, kültür sürecinin geçişini kavrayabilmek. 
Bunları daha geniş bir alana taşıyıp tartışabilirsek, insanlığın gelişme sürecini anlayabilir, aydınlanma felsefesinin temel ilkelerini öğrenebiliriz. 
Gökdelenler, barajlar, otoyollar, fabrikalar kimi İslam ülkelerinde de var... 
Onların hiçbiri çağımızda tek başına bir anlam taşımıyor. 
Bir toplumda bilim, sanat, kültür düzeyi gerideyse, yaşama düzenine de kesinlikle ipotek koyuyor.
Gökdelenler dikerek rafineriler, otoyollar yapmak, o ülkeye demokrasi, özgürlük, uygarlık getirmiyor... 
Ülkemizin yetiştirdiği büyük değerlerden Prof. Dr. Macit Gökberk’in “Aydınlanma Felsefesi, Atatürk ve Devrimler” kitabında yazdığı gibi “İslam düşüncesi Aristo’nun ‘Organon’undaki mantık içinde dönüp durdukça” kısırdöngü kırılmayacak, gericilik alıp başını gidecektir. 
Bugün İslam coğrafyasında yaşanan kanlı iç savaşların nedeni bu değil midir?

***

Kısırdöngü Arap dünyasında hızla dönüyor... 
Irak’ta Saddam gitti, Libya’da Kaddafi... 
Suriye’de Esad direniyor... 
“Üçüncü Dünya”da yürürlüğe giren sosyalizmlerin ikilemi işte bu Aristo mantığının derinliğinde odaklanıyor...
Aristo mantığını aşamamış bir insanın kafası, İlhan Selçuk’un, Macit Gökberk’in ve nice aydınlanmacının tarihe not düşen yazılarında ortaya çıkıyor. 
Görülen şu: 
Aristo mantığını aşamamış bir insan düşüncesi, sosyalizmi “suri mantık”kapsamında algılıyor. 
Ortadoğu’daki mezhep çatışmaları, akan kan, IŞİD, ülkemizde PKK... 
Afganistan’ın içinde bulunduğu o acıklı durum... 
Böyle bir kafa, düşünce, mantık ne Karl Marx’ı ne Mao Zedung’u ne de “1923Aydınlanma Süreci”ni anlayabilir. 
Uygarlığın aydınlanma dönemini özümsememiş bir insanın sosyalizmi çağdaş anlamıyla benimsemesi kolay bir iş değildir... 
1789 Fransız Devrimi, 1917 Rus Devrimi... Çin ve Küba Devrimi... 
Mustafa Kemal’in Kurtuluş’tan sonra gerçekleştirdiği Kuruluş’u ve Aydınlanmasüreci... 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Aşklar ve sevinçler... 09 Eylül 2018 | 2.490 Okunma Hoşça kal hüzün... 06 Eylül 2018 | 534 Okunma Bir garip yolcu... 04 Eylül 2018 | 2.351 Okunma Sevda düşleri... 02 Eylül 2018 | 2.434 Okunma Uçarı kaçarı... 01 Eylül 2018 | 110 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar