CUMARTESİ NOTLARI: Hazır mısınız?

Ey insan... Uygar olduğun yalan ama konfor mahluku olduğun açık... Boğazına kadar dijitalleştin, sırada beynin var... Arada bir doğal afetlerle sarsılıyorsun ama çabuk toparlanıyor, hemen pek muktedir ve kibirli "Bana bir şey olmaz" havalarına dönüveriyorsun... Oysa biraz uzun sürecek bir arıza senin kalın surunda öyle bir gedik açar ki, apışıp kalırsın! Elektrik kesintisi mesela... Nasıl bir uygarlıksa, nasıl bir konforsa bu kadar da pamuk ipliğine bağlı! Dikkat! Kendi elinle dikip giydiğin deli gömleğinden söz ediyorum. Hazır mısın böyle bir afete? Hazır mıydın, seni böyle paçandan yakalayan bir korkuya? Sen, kendini kurduğun dünyadan koruyabilir misin? Allah korusun!

Kerem Alkin dostumuz dün yazdı: 2024 sonuna kadar pandeminin dünya ekonomisine maliyeti 13. 8 trilyon dolarmış. Akıl almaz bir rakam. Ancak buna "pandemi kararı"nın demek daha doğru olur. Hatta plandemidemek gerek... Bu işi zaten altından kalkılamayacak bir maliyeti olduğu için dünyanın başına bela ettiler.

Şurası net: İkinci Dünya Savaşı sonrası global ekonomik sistemini kuranların şimdi uygulamaya geçirdikleri "The Great Reset / Büyük Sıfırlama" planını anlamayanlar dünyanın başına geleni de anlayamayacaklar.***

Bak sen! Güney Afrika kökenli Omicron varyantının "kardeşi" bulunmuş. Fakat çok daha tehlikeliymiş. Kim söylüyormuş bunu? Şimdi sıkı durun; Vuhanlı bilim adamları söylüyormuş. Adına da "NeoCoV" varyantı demişler. Latin alfabesine meraklı Dünya Sağlık Örgütü bu adlandırmaya ne der bilmem.***

TV kanallarında ve sosyal paylaşım kanallarında yemek pişirmek, yemekyemek, yemekten bahsetmek mecburen demode hale gelecek... Neden mi? Birincisi, iş çığırından çıktı, kapanın elinde kaldı, iyiler de aynı görsel söylemin içinde kaybolmak üzere... İkincisi, karnını doyurma ihtiyacını tekrar ve radikal biçimde konuşmaya başlayacağımız bir dünyada elden ele dolaşan tabaklar, yakın plan çekilen tavuk ve kırmızı et görüntüleri ve klişe tarifler fena halde itici olmaya başlayacak... Üçüncüsü, medya yüzünden bir yerleri gezmek giderek sadece "tıkınmak" anlamını kazandı, bu da bir yere kadar... Şimdiden kayda düşmüş olayım.