24 saatin en acı ve büyük utanç rekoru

Hürriyet yazarı Hande Fırat bu hafta '24 saatin en acı ve büyük utanç rekoru' başlıklı yazısını kaleme aldı.

SEVGİLİ okurlarım, Sizi şu an 27 Şubat gününün 24 saatine götürüyorum. O kapkara 24 saatte bir rekor kırıldı. Aman yanlış anlaşılmasın, bu tarihin en kötü, en karanlık, en acı ve en büyük utanç rekoru. Bu,“Yetti artık” diye bağırtan bir rekor. Sadece 24 saatte ülkemizin dört bir yanında tam 8 kadın katledildi.

1- Sevilay Karlı İstanbul’da 5 ay önce boşandığı Ümit Karlı tarafından bıçaklanarak ÖLDÜRÜLDÜ.

2- Hatun Ekrem Aslan Sakarya’da boşanma aşamasındayken Ali Rıza Aslan tarafından silahla vurularak ÖLDÜRÜLDÜ.

3- Emine Ülkü Araz İstanbul’da kocası tarafından ÖLDÜRÜLDÜ.

4- Özlem Çankaya İzmir’de ayrı yaşadığı erkek tarafından ÖLDÜRÜLDÜ.

5- Tuba Ateşçi geçen yıl boşandığı Murat Demir tarafından Bursa’da tabancayla vurularak ÖLDÜRÜLDÜ.

6- Tuğba Avcı Adıyaman’da kocası Kasım Avcı tarafından vurularak ÖLDÜRÜLDÜ.

7- Afgan Nasım Gol Karimi isimli kadın Denizli’de kocası Mohammed Esmail Habibi tarafından ÖLDÜRÜLDÜ.

8- Elif Saydam Erzurum’da cezaevinden firar eden Şafak Saydam tarafından ÖLDÜRÜLDÜ.

Daha önce Türkiye 24 saatte 6 kadının katledildiğini görmüştü, şimdi bu sayı ilk kez 8’e çıktı. Büyük bir utanç duyuyorum, onları koruyamadığımız için.... Lütfen artık “Dur” de Türkiye! 

CANAN GÜLLÜ: ‘KADINLAR SAHİPSİZ KALDI’

Bu sayıyı ilk gördüğümde “Yok canım, yanlış var” dedim. Yanlış falan yokmuş. Durumumuz bu yani, içler acısı! Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü ile konuştum. Bu acı rakamın nedenlerini şöyle sıraladı:

- “Türkiye’de siyaset kadını sahipsiz bıraktı.

- İstanbul Sözleşmesi’nin çekilmesiyle bu oranlarda artış olacağını söylemiştik. Öyle de oldu.

- Koruma sisteminde ve mahkemelerde kadınlar yalnız kaldı.

- İstihdamda yer alamayan kadın, baba ve akraba evine sığındı. Ağırlıklı olarak boşanma sürecinde de insan diye tanımlamayacağım tiplerce katledildiler.

NE YAPILMALI?

CNN Türk’te İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya Tarafsız Bölge’de yaptığı açıklamada; “Zor bir iş ama tamamen de çaresiz değiliz. Burada en önemli şey ihbar. Böyle bir risk taşıyan hanımlar ihbar yapabiliyor. Beş dakikada orada oluyoruz” dedi. Eminim bu konuda hassas ekipler kolluğun büyük bir bölümünü oluşturuyordur. Ancak Canan Güllü’nün anlattığı bir olay, tüm kolluğun bu konuda belki de yeni bir eğitime tabi tutulması gerektiğini de ortaya koyuyordur. Şimdi sizlerle Canan Güllü’nün anlattığı o olayı paylaşacağım:

“Deprem bölgesinde bizim de konteyner yerleşkelerimiz var. Konteynerlerin önünden geçen bir arkadaşımız, bir kız çocuğunun çığlığını duyuyor: ‘Baba canımı acıtıyorsun!’ Bunun üzerine hemen jandarmayı arıyor, ancak “Sizi ilgilendirmez” yanıtını alıyor. Bunun üzerine görevli arkadaşımız bölgedeki sorumlu Jandarma Komutanı’na ulaşıyor. Komutan derhal talimat veriyor ve kız çocuğunun istismara uğradığı ortaya çıkıyor.”

Ne acı değil mi? Şimdi gelelim yapılması gerekenlere... Canan Güllü madde madde sıraladı:

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Riyad’daki Gazze toplantısının perde arkası 30 Nisan 2024 | 191 Okunma Sanata sığınmak ve Devriamber 26 Nisan 2024 | 120 Okunma Atatürk’ten Meclis’e çocuklara, siyasilere dikkat çeken öğütler 23 Nisan 2024 | 75 Okunma Sonradan söylenebilen ‘kontrollü krizin’ yaygın savaşa dönme ihtimali 16 Nisan 2024 | 242 Okunma Erdoğan’ın yeni yol haritası arası 05 Nisan 2024 | 656 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar