CHP’nin söylem analizi

CHP’nin söylemi sürekli olarak meşru siyaset alanının dışına kayma eğiliminde. Söz konusu olan parti ana muhalefet partisi ise ve her fırsatta “toplumsal barışı sağlama” çağrısı...

CHP’nin söylemi sürekli olarak meşru siyaset alanının dışına kayma eğiliminde. Söz konusu olan parti ana muhalefet partisi ise ve her fırsatta “toplumsal barışı sağlama” çağrısı yapıyorsa, bu kaymanın anlaşılması da güç bir hal alıyor doğal olarak. Bu söylem kaymasının “siyasetin normalleşmesi”ne hiçbir biçimde hizmet etmeyeceği ve CHP’nin dillendirdiği toplumsal barış hedefiyle çeliştiği de açık. Tam da bu nedenle köşemi bir süre ana muhalefet söyleminin analizine ve dolayısıyla eleştirisine ayırayım dedim. Basit bir yöntem de geliştirdim bunun için. Her bir güncel söylemin izini sürmek bitimsiz çaba olur. Yapısalcılar gibi davranıp küçümen bir kesit alacağım CHP söyleminden, birbirini izleyen iki güne sığan iki konuşmayla sınırlandıracağım birkaç yazı sürecek analiz çabamı. Bunun, içinde nice söylem öğesini barındırdığı için, örnekleyici bir kesit olacağından kuşkum yok. *** Haydi başlayalım. Örneklerim şunlar: CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan’ın 4 Ekim’deki MYK Toplantısı sonrasında CHP Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun TBMM’deki 3 Ekim tarihli grup toplantısı konuşması.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Veda yazısı 28 Ekim 2017 | 746 Okunma Hücum Beşiktaş, Hücum! 26 Ekim 2017 | 86 Okunma AB hedefinden vazgeçmek mi? 24 Ekim 2017 | 156 Okunma Neden ve nasıl büyük ülkeyiz? 21 Ekim 2017 | 186 Okunma Beşiktaş’ın temel önceliği ne? 20 Ekim 2017 | 119 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar