Sessizlik duvarınız gün gelir vicdan azabınız olur

FETÖ davalarında hâkimlerin peş peşe verdikleri, tuhaf olmanın da ötesinde skandal kararlara karşı takınılan duyarsızlık artık sadece Stanley Kubrick’in o o ünlü filminin adıyla...

FETÖ davalarında hâkimlerin peş peşe verdikleri, tuhaf olmanın da ötesinde skandal kararlara karşı takınılan duyarsızlık artık sadece Stanley Kubrick’in o o ünlü filminin adıyla tanımlanabilir:
Eyes wide shut!(*)
Dilek Güngör Sabah gazetesinde iki gün üst üste yazdı.
Onun gibi ben de soruyorum:
FETÖ şirketlerini kim kurtarıp FETÖ’cü eski sahiplerine iade ediyor?
Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor.
Dilek Güngör’ün aşağıda sıraladığı FETÖ şirketleri kayyumların elinden alındı ve altın tepside eski “sahip”lerine iade edildi. Onlar da alır almaz konkordato ilan edip paralarını yurt dışına kaçırmaya başladı.
a) İzmir'de 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Orkide yağlarının sahibi FETÖ sanıkları Abdullah Kavuk ve Ahmet Küçükbay'ın şirketlerine atanan TMSF kayyumunu kaldırdı ve şirketi sanıklara armağan etti.
b) Gaziantep 10. Ağır Ceza MahkemesiIşık Ahşap ve Yaşar Ağaç'ı eski sahiplerine ya da gösterecekleri vekillerine devredilmesine karar verdi.
c) Denizli'de 2. Ağır Ceza MahkemesiAynes Gıda'da TMSF kayyumlarını devre dışı bıraktı. Mahkemenin daha önceki iade teşebbüsü engellenmişti ama bu kez Aynes Gıda’nın FETÖ sanığı sahibi şirketini devraldı. Kendisine atılı suçlar arasında ByLock’tan, Tayyip Erdoğan’ın çalışma ofisine böcek koyanları eleman olarak istihdam etmeye varıncaya dek pek çok delil soruşturma dosyalarında mevcut. Üstelik sadece kendi değil, kızı, oğlu, gelini ve damadı da FETÖ iltisaklı. Kimi ABD’de firari, kimi Gürcistan’da. Kimi de kaçarken yakalandı ve şu anda cezaevinde. 
d) Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Coşkun Hazır Giyim'de TMSF'nin kayyum müessesesini denetim kayyumluğuna dönüştürdü.
Ben çok merak ediyorum bu kararları veren hâkimleri. Aynı şekilde Sayın Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile Sayın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da merak ettiğini tahmin ediyorum. Belki böylece HSK çalışmaya başlar ve yargıdaki teftişler işler hâle gelir.
Kısaca KİM BU HÂKİMLER? Bilmek ve anlamak istiyoruz.
Bu kadar değil. Pazartesi günü Cem Küçük’ün yazısını bekleyin, vahim listeyi göreceksiniz orada.
Besbelli bir FETÖ BORSASI var ve bu BORSANIN AKTÖRLERİ arasında akla gelebilecek tüm isimler cirit atmakta. Kimin eli kimin cebinde belli değil.
Söylüyorum tekrar, eğer dirayetli tedbirler alınmazsa yargıda ileride ciddi sıkıntılar ve sistemi çökertecek uygulamalar ortaya çıkacak.
Farkındayım. Tüm yazdıklarımız, söylediklerimiz ve çağrılarımız SESSİZLİK DUVARINA çarpıp geri dönüyor.
O sessizlik duvarına çarpan bu yazılar, gün gelir vicdan azabı gibi ilgisizlerin karşısına çıkar, bilginiz olsun.
(*) Gözleri tamamen kapalı.
 
Küçük ölçekli petrolcülere yabancı tekel kıskacı
 
Anadolu yollarında seyrederken sizlerin de dikkatini çekmiştir. Daha önce hiç işitmediğiniz petrol dağıtıcısı firmalarının isimlerini görürsünüz benzin istasyonlarında. Onun dışında LPG’ciler vardır Anadolu’da.
Petrol piyasasının bu küçük ölçekli firmaları şimdi zor durumda. Çünkü petrol piyasasına hâkim olan tekelci yapının ana aktörü beş firma piyasayı domine ediyor ve bu küçük şirketleri âdeta eziyor.
Şimdi Meclis’te bir kanun tasarısı var. Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 30. maddesinden 35. maddesine kadar olan kısmı petrol piyasasını ilgilendiriyor. İşte bu değişiklikten 30. Madde’deki kısmı kanunlaştığı takdirde yerli bir firmanın petrol pazarına girmesi tamamen imkânsız hâle geliyor. Pazarın çoğunluğuna sahip beş firma bu kanunla sayısal büyüklüklerle de sınırlama yapabilecek. Böylece zaten büyük çoğunluğu yabancıların elinde olan pazar, getirilen barajlarla tamamen yerliye kapanacak.
İşte yeni teklifle bir yatırımcının pazara girebilmesi için getirilen şartlar:
1- Yıllık 60 bin ton satış zorunluluğu,
2- Üç bin 300 ton stok bulundurma zorunluluğu,
3- 37 milyon 500 bin lira aktif büyüklük zorunluluğu,
4- 10 milyon lira ödenmiş sermaye zorunluluğu,
5- 30 milyon lira banka teminat mektubu zorunluluğu,
6- Maktu tutarlı başka mükellefiyetler, uyum maliyetleri.
Meclis’teki bu teklif, tekelci şirketlerin temsilcisi PETDER ile önceden görüşülerek olgunlaştırılıp 25 Aralık 2018 tarihinde komisyonda ele alındı. Henüz yasalaşmadı ama yasalaşırsa artık bu sektörde de küçük işletmelerin yaşama şansları ortadan kalkacak. Özellikle iktidar partisi milletvekillerinin kendi siyasal kökenlerinin nereye dayandığını dikkate alarak iyi düşünmelerinde fayda var.
 
Özel emeklilik kurumlarının tuhaf uygulaması
 
Devlet ve SGK dışında Türkiye’de 16 adet özel emeklilik kurumu var. Bunlardan biri Yapı Kredi Bankası(YKB) Emekli Sandığı.
YKB Emekli Sandığı’ndan emekli maaşı alan bir okurum paylaştı ve çok ilgimi çekti.
Başkan Tayyip Erdoğan’ın açıklaması sonucunda kabul edildi ve biliyorsunuz her yıl Ramazan ve Kurban Bayramlarında biner lira emekli ikramiyesi verilmesi kararlaştırıldı. Geçen her iki bayramda da bu ikramiyeler ödendi.
Okurumun maaş aldığı özel emekli sandığı olan YKB’den de hâliyle böyle bir beklenti olmuş. YKB bunun üzerine Ramazan Bayramı’nda ilk ikramiyeyi ödemiş ama Kurban Bayramı’ndaki ikramiyeyi ödememiş.
Neden? Anayasal eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmiyor mu bu durum?
Okurumun ilettiğine göre şimdi ismini vermeyeceğim bir bankanın özel sandığı da aynı şekilde Ramazan Bayramı ikramiyesini vermiş ama sonra pişman olup bu ikramiyeyi emeklilerin maaşından taksitlerle kesip geri almış.
Hayatımda böyle acayip bir uygulama görmedim, işitmedim. Ne diyeceğimi bilemiyorum.
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
PKK’nın Avrupa’daki Türklere saldırıları ülkemiz için bir işaret 28 Mart 2024 | 2.661 Okunma Yalnızca vaatlerini değil FETÖ TV’lerindeki konuşmalarını ve ilişkilerini de hatırlamıyor 26 Mart 2024 | 3.868 Okunma Hükümet kamu yöneticilerini FETÖ’cülere karşı savunmasız bırakmamalı 23 Mart 2024 | 2.465 Okunma FETÖ’cü ve PKK’lı gençler! Özgür amcanız darbe için hazır, sizi bekliyor… 21 Mart 2024 | 3.332 Okunma İmamoğlu’nun asıl sancısı; Kandil’in kesin kararını henüz vermemiş olması mı? 19 Mart 2024 | 3.777 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar