Rusya-Çin ittifakının sıra dışı doğası
TÜRKİYE kamuoyu, PKK’nın fesih ve silahları bırakması kararına odaklanmışken, Moskova’da 9 Mayıs’ta yapılan Zafer Günü töreni dikkatlerden kaçtı. Oysa, son yılların en büyük ve...
TÜRKİYE kamuoyu, PKK’nın fesih ve silahları bırakması kararına odaklanmışken, Moskova’da 9 Mayıs’ta yapılan Zafer Günü töreni dikkatlerden kaçtı. Oysa, son yılların en büyük ve görkemli Zafer Günü etkinliği olan bu törenin dünyadaki genel gidişata etkisi üzerinde önemle durmak gerekiyor. Başta Çin Halk Cumhuriyeti olmak üzere 27 devlet Başkanı’nın katıldığı tören, ABD’nin Rusya’ya boyun eğdirmeye yönelik operasyonunun hedefine ulaşamadığının açık göstergesi oldu. ABD Rusya’yı eşi benzeri görülmemiş yaptırımlarla dünyadan yalıtmak isterken, aralarında ABD’nin geleneksel müttefiklerinin de olduğu devletler çeşitli düzeylerde, Atlantik’e karşı haklı savaşında Rusya’nın yanında yer aldı. Öte yandan Avrupa’da bir gün önce yapılan Zafer törenleri ayrı ayrı ülkelerde çelenk bırakma gibi sembolik etkinliklerle sönük bir şekilde geçerken Moskova’daki tören, Afrika’dan Batı Asya’ya ve Güney Asya’dan Latin Amerika’ya milli devletlerin Atlantik düzenine karşı bir gövde gösterisi niteliği taşıyor.Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, beklendiği gibi töreni Putin ile yan yana izleyen baş konuktu. Xi, törenden bir gün önce Putin ile Çin-Rusya stratejik ittifakını perçinleyen bir dizi anlaşmayı imzaladı. Birçok anlı şanlı uzman, Trump’ın Rusya-Ukrayna barışına yönelik hamlelerinden sonra hemen kaleme sarılıp, “ABD’nin Rusya’yı Çin’den koparacağı”, “böylece Rusya’nın Batı sistemiyle bütünleşeceği”, “Çin’in boğulacağı”nı iddia eden değerlendirmeler yaptı. Trump’ın bu hamlesini yaparken buna benzer gerekçelendirmeler ileri sürmesi şaşırtıcı değil. Çünkü, bu tür hamlelere karşı çıkan Amerikan devlet sisteminin çeşitli kesimlerinin ikna edilmesi için bunlara ihtiyaç var. Ama işin özü, Rusya ve Çin arasındaki stratejik ittifakın doğasında gizli. Bu ittifak, Soğuk Savaş dönemindeki i...