Cumhurbaşkanı olmak isteyen küçük kız

Cuma günü ilk ve orta dereceli okullarda yarı yıl tatili başladı. Hal böyle olunca muhabirler okulların yolunu tuttu, bininci kez çocuklara ne olmak istediklerini sordu.Nereye baksak bir “bölünme” hikayesi...

Cuma günü ilk ve orta dereceli okullarda yarı yıl tatili başladı. Hal böyle olunca muhabirler okulların yolunu tuttu, bininci kez çocuklara ne olmak istediklerini sordu.
Nereye baksak bir “bölünme” hikayesi gördüğümüz için, bu defa 10 yaşındaki bir kız çocuğunun ne olmak istiyorsun sorusuna vermiş olduğu cevap üzerinden “bölündük”.
Nasıl mı “bölündük”?
“Ne olmak istersin?” sorusuna 10 yaşlarındaki kız çocuğu “Cumhurbaşkanı olacağım” diye cevap veriyor.
Muhabir “Nasıl?” diyor.
Nasılı izah ediyor: Önce muhtar, sonra vekil, sonra bakan sonra da cumhurbaşkanı.
Cumhurbaşkanı olunca yapacağı ilk icraatı da belirlemiş. Sorulmadan, otomatiğe bağlanmış gibi anlatıyor. İdamı geri getirecek. İdamı nasıl geriye getireceğine dair de bilgi sahibi. “Anayasalar geriye doğru işlemiyor, ama ben geriye doğru işleyenini yapacağım” diyor.
Son cümlesinden anlaşılacağı gibi bu kız çocuğuna bu cevaplar EZ BER LE TİL MİŞ!!!
Niye ezberletilmiş, ne ara ezberletilmiş, diye soruyorsanız...
Öğrencilerine urganlı poz verdiren öğretmen haberini hatırlıyorsunuz muhakkak. Dolaysıyla, sosyal medyada öğrencisi aracılığıyla rol kapmak isteyen bir öğretmen gayreti üzerinden iz sürmek mümkün.
Milli Eğitime bağlı bir okulda aklınıza her estiğinde televizyondan geliyoruz diye içeri girip çekim yapamazsınız. Okuldan izin alınır, okul yöneticileri de kendilerini en iyi temsil edecek öğrenciyi nazara verirler.
Okul yöneticileri ve bu kız çocuğunun öğretmeni için verdikleri eğitimi en iyi şekilde temsil eden tutum, “idamı geri getirmek”...
Eleştirel akla ve ahlaka sahip olmadığımız için her olaydan bir bölünme hikayesi çıkartarak kendimizce duruş sergiliyoruz.
Duruş sahibi olmak filanı çok sevmek, filandan nefret etmekle olabilecek bir şey değil. Duruş sahibi olmak için önce düşünce kaslarınızın ve eleştirel aklınızın olması, sonra da olayları birbirine bağlayan analitik zekanızın devreye girmesi gerekir.
Cumhurbaşkanı olmak isteyen küçük kızın cümlelerine kimi hayranlık üzerinden, kimi aman Yarabbi şaşkınlığı üzerinden dahil oldu. Hatta hızını alamayıp “AKP kindar nesil yetiştiriyor” diye başlık atanlar da oldu.
Size göre birbirinden fersah fersah uzak iki anlayış mı söz konusu olan?
Bendenize göre bu iki tavır, birbirinin tembel ikizi.
Bu haberi bir hafta boyunca tartışmak niyetindeyim. Bugün muhabirin sorusunu merkeze alacağım.
Soru sormak önemlidir. Sokrates, sorunun, düşüncenin ebesi olduğunu söyler.
Küçük kızın vidyosu haberciliğin duvara toslayan yanını gösteriyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ne olacak bu anne babaların hali? 19 Nisan 2024 | 722 Okunma Bayram neşesinin dışında kalmamak, lâkin içine de girememek... 12 Nisan 2024 | 98 Okunma Öz orucu, söz orucu, köz orucu ve seçim kampanyaları... 05 Nisan 2024 | 232 Okunma Kitapların sayfaları gençlere ve çocuklara çok mu uzak? 29 Mart 2024 | 150 Okunma Negatif nasihatler ile insan-ı kâmil değil, esfel-i safilîn olunur... 22 Mart 2024 | 318 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar