Kürt meselesinde çözüm nerede?

Kürt meselesi gibi tarihsel tıkanıklıkların çözüm için ‘siyasete’ ihtiyacı var. Ama eğer ortada bir ‘siyaset alanı’ yoksa tarafların siyaset adına yaptıklarının çözüm...

Kürt meselesi gibi tarihsel tıkanıklıkların çözüm için ‘siyasete’ ihtiyacı var. Ama eğer ortada bir ‘siyaset alanı’ yoksa tarafların siyaset adına yaptıklarının çözüm üretme ihtimali de kalmaz. Nitekim AKP öncesi dönem devletin ve PKK’nın birbirini duymayan ve aynı dili konuşmayan iki kişi gibi giderek yabancılaştıkları bir süreye tekabül ediyor. Bu sürede devletin esas hedefi asimilasyon iken örgütünki de bağımsızlık oldu… Bir tarafta toplumu tek kimliğe indirgeyen ulus devlet ideolojisi, diğer tarafta ise yüzyıllarca belirli bir coğrafyanın çoğunluğunu ifade etmiş ve merkezdekinden farklı yönetim pratikleri geliştirmiş bir azınlık vardı. Ayrıca her iki taraf da çatışmayı normalleştiren otoriter zihniyetin takipçisiydi ve psikolojik olarak da çözümün ‘orta yol’ alternatiflerini kabullenmeye hazır değillerdi.

Dolayısıyla ortada siyasi aktörler vardı ama siyasetin ‘alanı’ yoktu. Bu açıdan bakıldığında AKP’nin esas büyük hizmeti çözümü anlamlı görmesi ve toplumu buna ikna etmeye çalışması değil… Tarihsel bağlama oturtulduğunda Cumhuriyet dönemi boyunca ilk kez bir ‘siyaset alanı’ yaratması. Daha önce Özal’ın da kıymetli çabaları oldu ama bunlar devlet pratiğinin dışında ‘kaçak’ yolların aranması düzeyinde kaldı ve maalesef ölümüyle birlikte yarıda kesildi. AKP ile birlikte ise asimilasyon/bağımsızlık çelişkisi tarihe gömüldü. Her iki uç niyeti de işlevsiz kılan bir görme-tanıma-konuşma çerçevesi doğdu. 
Bu yeni dinamizm ‘çözüm’ adına üç yeni ve farklı alternatifin ortaya çıkmasını sağladı. Birincisi ‘eşit vatandaşlık’ diye ifade edilebilir. Buna göre Kürtler Türklerle eşit oluyorlar ama bu eşitliğin içerdiği hak ve özgürlükler Türklerin razı olduğu miktarla sınırlı kalıyor. Devlet ile toplum arasındaki genel ilişki biçimi ne olursa olsun, Kürtlerin bu yönde ayrı bir hak iddiası olamıyor ama hiçbir alanda Türklerden de geri kalmıyorlar… 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şu malum ‘bilge kral’ meselesi 24 Haziran 2018 | 5.328 Okunma Yeni bir nefes için… 22 Haziran 2018 | 2.661 Okunma Halledilemeyen bir travma olarak... 21 Haziran 2018 | 1.448 Okunma Büyüme fetişi 19 Haziran 2018 | 1.277 Okunma Dönüşü gözükmeyen yolda… 17 Haziran 2018 | 6.186 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar