Türkiye bağımlılıktan nasıl kurtulur?

Dış politika alanına girildiğinde her ülkenin hayali diğer ülkelerin kendi beklentisine uygun davranmasıdır. Bu ABD veya Rusya için ne denli doğru ise Türkiye için de o kadar doğru. Öte yandan güç...

Dış politika alanına girildiğinde her ülkenin hayali diğer ülkelerin kendi beklentisine uygun davranmasıdır. Bu ABD veya Rusya için ne denli doğru ise Türkiye için de o kadar doğru. Öte yandan güç farklılaşması nedeniyle ABD ve Rusya’nın Türkiye’den de ‘uyum’ beklentisi içinde olmalarını yadırgamamak gerek. Dış politikada mesele, bu uyumu hem çeşitlendirmek, hem de körü körüne değil kendi hedeflerini de kollayarak yapabilmek. Bunu becerebilirseniz, sizden daha güçsüz ülkeler üzerindeki yönlendirme kapasiteniz de artacaktır… *** Ancak bu genel değerlendirmeyi bir çıkış noktası olarak almak ve ilgili ülkelerin iç siyasi ayrışmalarını da hesaba katmak zorundayız. Aksi halde diğer ülkelerin sık sık ‘çelişkili’ davrandıkları izleniminin ötesine geçemez ve sonuç alıcı strateji üretmekte zorlanırız. Örneğin Türkiye’nin Kürt meselesine yaklaşımı veri alındığında Batı’nın aynı anda iki farklı tutum aldığı kanısı edinebiliriz. Çünkü hem çözüm olması yönünde telkin ve destekle hem de bu konunun Türkiye tarafından çözülmesinden pek de hoşlanılmadığına dair bir dizi işaretle karşı karşıyayız. Bunun nedenini Batı’nın ‘kafa karışıklığına’ ya da ‘riyakarlığına’ yorabiliriz… Ama asıl neden Batı’da Türkiye konusunda iki farklı tezin bulunması ve bu tezlerin farklı kişi, grup ve kurumlar tarafından savunulmasıdır. Bunlardan birini ‘açılımcılar’ diye adlandırmak mümkün.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şu malum ‘bilge kral’ meselesi 24 Haziran 2018 | 5.330 Okunma Yeni bir nefes için… 22 Haziran 2018 | 2.662 Okunma Halledilemeyen bir travma olarak... 21 Haziran 2018 | 1.451 Okunma Büyüme fetişi 19 Haziran 2018 | 1.278 Okunma Dönüşü gözükmeyen yolda… 17 Haziran 2018 | 6.188 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar