İnsanın alfabesini bulduk

Harvard Üniversitesi’nden Prof. Gökhan Hotamışlıgil insan bedeninin gizli alfabesini bulduklarını söyledi.PROF. Dr. Gökhan Hotamışlıgil’i 2013 yılında Vehbi Koç Ödülü’nü...

Harvard Üniversitesi’nden Prof. Gökhan Hotamışlıgil insan bedeninin gizli alfabesini bulduklarını söyledi.

PROF. Dr. Gökhan Hotamışlıgil’i 2013 yılında Vehbi Koç Ödülü’nü aldığında tanıdım. Dünyanın en ünlü üniversitelerinden Harvard’da ‘Sabri Ülker Araştırma Merkezi’nin başında. Burada ekibiyle yaptığı araştırmalarla Nobel’e giden yol olarak bilinen ‘EASD-Novo Nordisk’ ödülünü aldı. Geçen çarşamba akşamı Berlin’de ödülünü alırken, salondaki tek gazeteci bendim. Prof. Dr. Aziz Sancar’dan sonra dünya tıp ve biyoloji biliminde Türkiye’ye gurur veren bu bilim insanı ile Berlin’de iki gün boyunca derin bir sohbet yaptım. Biyolojiden efsanelere, oradan insan bedeninin alfabesine kadar birçok konuyu konuştuk. İşte size bu sohbetin renkli ve öğretici anları.

1) METABOLİZMA BİYOLOJİNİN GÖBEKLİTEPE’SİDİR

Hocam lütfen anlayışı çok kıt bir insana anlatır gibi bana şunu söyleyin. Siz yıllardır o laboratuvarda ne yapıyorsunuz?
“Biz yıllardır şunu yapıyoruz. Metabolizmayı inceliyoruz. Çünkü metabolizma biyolojinin Göbeklitepe’si. Organizmanın tarihi orada başlıyor. Bugünü oradan hareket ile okuyabiliyoruz. Metabolizma içinde milyonlarca etkileşim var, bu etkileşim sistemleri milyonlarca yıl boyunca arkadaş olmuşlar ve çok karmaşık ilişkiler geliştirmişler. Yani bugün gördüğümüz pek çok şeyin, belki hiçbir şeyin, tek nedeni yok.”

2) BİYOLOJİNİN GÖBEKLİTEPE’SİNDE SORDUĞUMUZ İLK SORU, İLK CEVAP

“İşe şu çok basit soruyu sorarak başladık: Metabolik hastalıkların, ki ben bunlara artık immüno metabolik hastalıklar diyorum, neden hepsi bir arada geliyor? Yani neden aynı zamanda hem tansiyon, hem şeker, hem kolesterol geliyor? İnsan şişmanlayınca neden şekeri yükseliyor, şekeri yükselince neden kalp hastası oluyor? Aslında bir çocuğun bile soracağı kadar basit bir soru, ama biz 25 yıldır bu sorunun cevabını bulmaya çalışıyoruz.”

Peki hocam bu ilk sorudan sonra bulduğunuz şey neydi?
“Bunların ortak mekanizmaları olması gerekir diye düşünüyorduk. Mesela bunlardan biri olan immüno metabolik bir mekanizma bulduk. Yağ dokusunda şişmanlık sırasında immün bir reaksiyon ortaya çıkıyor. Bu bildiğimiz bir şey değildi. Ben buna metabolik enflamasyon veya ‘metaflamasyon’ diyorum. Metabolik enflamasyon çok yavaş oluyor, düşük düzeyde oluyor, enerji tüketmiyor ve geçmiyor. İlk önemli buluşumuz buydu.”

3) OBEZİTENİN SADECE YÜZDE 5’İNDE TEK GEN ETKİLİ OLUYOR

Bana biraz karışık geldi. Yani vardığınız sonuç nedir?
“Bazı yanlış beklentilerimiz var. Mesela önemli bir kısmımız şöyle düşünüyor: Bir gen bulunacak, sonra hayatımız kurtulacak. Oysa mesela obezitenin sadece yüzde 5’inde tek bir gen etkili oluyor. Diyabetin yüzde 90’ı çok genli bir hastalık. Çünkü çok sayıda gen devreye giriyor. İnsanın genetik yapısı o kadar basit değil. Ayrıca genetik statik bir şey de değil, dinamik.”

Peki genetiğin hiç mi etkisi yok?
“Yukarıda söyledim bunu, ‘tek gen’ arayışındaki durum. Genetik risk diye bir şey var elbette. Ama bunu etkileyen çok sayıda gen ve bunları yanı sıra çevre faktörü de var. Yani genim iyi diye yan gelip yatarsanız çok şaşırabilirsiniz.”

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İlk milli muharip uçağımız KAAN’ın arkasındaki hazin hikaye 02 Mart 2024 | 2.834 Okunma Cem Yılmaz: Artık samimi olun; sizce kahraman mıyım, dayaklık mıyım? 21 Kasım 2023 | 276 Okunma Dün yapay zekâya “Bana Fatih Altaylı gibi cesur bir muhalif yazı yaz" dedim, işte yazısı 12 Kasım 2023 | 1.561 Okunma Dün gece bir de Zekeriya Öz bulsalardı bu sabah nasıl bir Türkiye’ye uyanacaktık? 09 Kasım 2023 | 4.933 Okunma Haydi Uğur Dündar’ı anladım ama o salonda kalkacak tek bir karşı el yok muydu? 08 Kasım 2023 | 1.044 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar