BOP alan değiştirdi

      Bir kısım Avrupa ülkesi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı aynı potada eritmeye çalışıyor...       Yorumlamaya gerek yok...       Buna, iki komşu ülke liderinin Batılı emperyal heveslerin karşısında olması, milletler topluluğunun başına bela olan emperyalizme karşı çıkması neden oluyor...       * * *       Özellikle AB kurulduktan sonra üye ülkeler birliğin dışında kalan ülkelere dayatma yapmaya alıştılar...       Türkiye de dayatmalara maruz kalan bir ülke...       Rusya da öyle...       Avrupa'nın sadece bizimle değil, Rusya ile de iyi geçindiği söylenemez.       * * *       Dayatmacı Avrupa'nın arkasında terörü destekleyen ve teröristi silahla besleyen ABD var. NATO da müttefik olmamıza rağmen hem AB ülkelerini kışkırtıyor, hem teröristleri üzerimize salmaya çalışıyor...       Suriye'de yaşananlar ortada; ülkenin toprak bütünlüğünü savunan güçleri etkisiz hale getirip sınırımıza koşut bir koridor açarak uzun bir coğrafyada Kürt devleti kurulmasını sağlamaya çalışıyorlar...       Suriye'den başlayan, Irak'a uzanan bir Kürt devleti...       Önlerinde iki engel var, Türkiye ve Rusya...       Orta Doğu coğrafyasını bütünüyle ele geçirme hevesi ABD'ye aittir ve epey eski bir plandır. Washington, yıllardan beri izlediği politikayla bunu sağlamaya çalışıyor...       * * *       Bölgedeki terörü durdurmak ve teröristleri etkisiz hale getirme görevi Türkiye ve Rusya'ya kaldı. Özgür Suriye Ordusu ile Türkmen savaşçılar da bu mücadelede Türkiye'den destek alarak mücadeleye katılıyor.       Durum böyle olunca ABD ve AB üyesi ülkeler de teröre arka çıkmayı daha ileri boyuta taşımaya çalışıyorlar...       ABD "Demokrasi getiriyorum" diyerek işgal ettiği Irak'tan kovulduktan sonra BOP'u hayata geçirmek için Suriye'ye odaklanmış durumda. Önünde sonunda buradan da tekmeyi yiyecek...       Öte yandan Washington, Amerikan emperyalizmini ayakta tutmak "Ben her zaman varım" demek için de agresif bir siyaset izleyen Kuzey Kore'yi yeni hedef haline getirmeye çalışıyor...   Ne yapacaksak, tezkereye dayalı yapacağız       Erdoğan İdlib'e asker göndereceğimizi söyledi.       Halen Afganistan'da askerimiz var, Irak'ta var, Suriye'de var...       Mehmetçik Barış Gücü olarak da birçok ülkede görev yapıyor...       Yabancı bir ülkeye, hatta Barzani'nin de üstüne asker göndermek için Meclis kararının olması gerekir, yani tezkere şart...       O da çıktı!       Herhalde İdlib'e de askerimizi sadece Erdoğan'ın talimatıyla konuşlandıracak değildik...       Sınır ötesi ne tür harekât yapacaksak tezkereye dayalı olarak yaparız!       * * *           Rakka'ya gireceğiz dedik ama asker gönderemedik, Münbiç'e de asker göndermeye kalktık, olmadı, gönderemedik...       Hepsi lafta kaldı...       İdlib'e asker göndermek de tezkereye rağmen koşullar el vermezse gerçekleşmeyebilir...       * * *       Yapmayacağımız, daha doğrusu yapamayacağımız şeyi söylemek alışkanlığından kurtulmalıyız!İnsanın gözü doymaz derler       Fatih Terim sonunda, futbol direktörlüğü gibi, ucube bir görevden kovulduğunu tazminat talebinde bulunarak kabullendi.       Anlaşmayı hatırlattı, "Bir yıllık maaşımı isterim" dedi.       Meğer maaşı 3.5 milyon avro imiş; bunu Türk Lirası'na çevirin, 14 milyon 600 bin lira, görev süresi olan dörtle çarpın, ne çıktı...       Evet, 58 milyon 400 bin lira...       Peki, Terim Türk futboluna ne kattı bir de ona bakın, hiçbir şey!       Ancak şimdi anlaşılıyor ki TFF, Yıldırım Demirören sayesinde dört yıl Terim'in çiftliği olmuş...ANLAMLI SÖZLER      Hep zamanı suçlarız, oysa zaman konuşacak olsa hepimiz utanırız. (Sadi ÖZBAY)