Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Körfez ziyareti, enerji denklemini değiştirir mi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan, Kuveyt ve Katar’a dün başlayan ziyareti, Katar krizi ile Körfez ülkeleri arasında yükselen tansiyonun düşürülmesi için önemli. Türkiye, Katar krizinin...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suudi Arabistan, Kuveyt ve Katar’a dün başlayan ziyareti, Katar krizi ile Körfez ülkeleri arasında yükselen tansiyonun düşürülmesi için önemli. Türkiye, Katar krizinin başladığı ilk andan itibaren, inisiyatif alarak sorumlu davrandı. İki tarafın gözettiği hassas dengeleri de dikkate alarak, krizin derinleşmesini önledi.
Çünkü krizin büyümesinin etkisi, yalnızca Katar veya Körfez ülkeleriyle sınırlı değil. Kriz derinleştiği takdirde, Ortadoğu ülkelerinin de sahada olmasından dolayı, bu coğrafyada da yeni bir kriz alanı oluşturacak. Ortadoğu’daki her kriz ise, başta da İsrail’in hanesine bir puan daha yazdırıyor, yani krizler İsrail’in lehine işliyor.
Neden mi?
İsrail, Körfez ülkelerinin kendi aralarındaki didişmesini fırsat bilerek Filistin halkına zulüm etmeye devam ediyor. İsrail’in bu süreçteki hesap vermemesinin ve aymazlığının sonucunu Kudüs’te yaşananlar gösteriyor. İslâm’ın ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’yı ibadete kapatan, ardından da kısıtlamalar getiren İsrail’e bu özgüveni veren, Körfez ülkelerinin sessizliği ve kendi aralarındaki sorunlarıdır.
Diğer yandan başta İsrail, enerji kaynaklarını uluslararası pazarlara taşıyan Katar’a alternatif olarak Doğu Akdeniz kaynaklarını Avrupa’ya taşımak ve AB ülkeleri arasında bir geçiş güzergâhı oluşturmak istiyor. Bunun için de, Katar’ın devre dışı kalması için hazırda bekledikleri gün gibi ortada.
Aslında Katar krizi yeni enerji denklemini kurmak için dizayn edilmiş ve kurgulanmış, siyasi görünümlü bir denklem.