Küresel finans piyasaları ve yeni yol haritası ihtiyacı
Dünya’da finans piyasalarının değişim sürecinden geçerek yeni bir döneme perde açtığı bugünler, bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için de yeni bir dönemin başlangıcı anlamına...
Dünya’da finans piyasalarının değişim sürecinden geçerek yeni bir döneme perde açtığı bugünler, bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için de yeni bir dönemin başlangıcı anlamına gelmektedir.
Şöyle ki;
ABD’de faizlerin artma dönemine girmesi ve bu yıl yapılan iki faiz artırımı sonrasında 2 faiz artışının daha gelme ihtimalinin yüksek olması bu faiz oranlarıyla, küresel finans krizinin yaşandığı 2008 yılı öncesine yeniden geri gidileceğinin sinyallerini veriyor. Aslında bu da kur ve faiz baskısının devamına işaret etmektedir.
Diğer taraftan Avrupa Merkez Bankası’nın başlatmış olduğu varlık alımlarını azaltmaya gitmesi ve öngörülen tarihten önce bitireceğini planlaması, AB ülkelerindeki faiz artışını ve bu ülkelerden gelecek paraların azalacağını gösteriyor.
Dolayısıyla, gelişmiş ülkelerde başta enflasyonda ılımlı artış yaşanması ardından büyümede beklentilerin karşılanması ve bu ülkelerin krizden çıkmalarının hızlanması, küresel krizin başlangıç yılı olan 2008 yılı göstergelerine ulaşılan bu dönemde gelişmekte olan ülkeler için de eskiye göre daha zor bir sürecin başladığının işareti.
Açıkçası şu an, küresel ekonomik kriz döneminde risk iştahı ile gelişmekte olan ülkelere akan paraların, yeni dönemde kendi ülkelerine yani gelişmiş ülkelere dönme vakti gelmiş bulunuyor.