Yeni yıl huzur ve güven getirse...

2017 yılına ilişkin yüksek büyüme rakamları, bir yandan toplumsal gerginlik ve çatışmaların, olduğundan küçük görünmesini sağladı. Ancak buna karşılık bence yüksek...

2017 yılına ilişkin yüksek büyüme rakamları, bir yandan toplumsal gerginlik ve çatışmaların, olduğundan küçük görünmesini sağladı. Ancak buna karşılık bence yüksek büyüme rakamlarının toplumda beklenen olumlu tepkiyi görmemesinin en önemli nedeni de bu gerginlikler. Çünkü insanlar bir süredir kendilerini sürekli büyüyen bir huzursuzluk ve güvensizlik ikliminde hissediyorlar. Kendileri bu olumsuzlukları bizzat yaşamasalar bile herkesin yakın çevresinde haklı-haksız davalara uğramış, işlerinden atılmış birileri var. Buna karşılık hemen herkes artık, sayıları arttığı için, haksız yere para ve güç sahibi olmuş örnekleri görür oldu. Adaletsizlik algısı artık gücün yanında olanlarda bile hâkim olmaya başladı. Yaşananları yaşam tarzına tehdit olarak algılayıp, tası tarağı toplayıp ülkeyi terk edenlerin artmasının en önemli nedeni de adaletsizlik, güven ve huzur eksikliği.

Gidenlerin, her meslek dalındaki eğitimli, yaratıcı, profesyonel kadrolar olduğunu biliyoruz. İşaleminde, özellikle yenilikçi orta büyüklükteki işletme sahipleri bu kervana katılırken,  profesyonel ve deneyimli  yöneticileri de yurt dışına gitmeyi tercih ediyor.

Ülkenin önümüzdeki dönem çok daha fazla ihtiyaç duyacağı, orta kuşak girişimci ve yetişmiş profesyonellerinin ülkeyi terk etmesi, göründüğünden çok daha fazla geleceği tehlikeye atan bir gelişme. Bunun yanında işaleminden de biliyoruz ki; yabancı firmalar nitelikli kadrolarını Türkiye’ye getirip çalıştırmakta artık zorluk çekiyor. Yabancı firmalar tabii ki Türkiye’de kâr ettikleri sürece burada kalırlar ama bölge için tercih ettikleri yeni yatırımları eskiden Türkiye’de yaparlarken, artık alternatif ülkeler arıyorlar.

Tüm bunlara neden olan ise son yıllarda Türkiye’nin uyguladığı iç ve dış politika. Batı ile sürekli bir çatışma havası yayılırken, bölgedeki çatışmalara taraf olunması, içeride etnik milliyetçiliğin hâkim kılınıp, demokrasi ve insan hakları alanlarında atılan geri adımlar. Olağanüstü Hal uygulaması uzadıkça huzur ve güven erozyonunun boyutları büyüyor.

EKONOMİDEKİ RİSKLER

Türkiye 2017 yılında yüksek oranda büyüdü. Bunun en önemli nedeni ise dünyada kriz sonrası artan büyüme eğilimi, buna karşılık finansal normalleşmenin uzaması nedeniyle, sıcak para akışının yüksek olması. Aksi takdirde bu büyüme oralarına ulaşılamazdı. KGF gibi destekler büyümenin daha da ivmelenmesine neden oldu ama bu dopingin bünyeye sürekli enjekte edilemeyeceği açık. Tersine, doping etkisinin kaybolmasıyla performansın normalin de altına düşeceği, baz etkisiyle düşüşün yüksek görüneceği malum.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
TUSAF un ihracatının artması için rejim değişikliği istiyor 29 Nisan 2019 | 204 Okunma Faiz indirim beklentisi yine ötelendi 23 Nisan 2019 | 163 Okunma Huawei, 5G dahil ayrımcı olmayan politikalar istiyor 22 Nisan 2019 | 99 Okunma Beklentileri olumluya çevirmek 15 Nisan 2019 | 1.272 Okunma Tedbirler finans ağırlıklı 11 Nisan 2019 | 163 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar