Kutsal...

İnsan tarihin her döneminde bir “kutsal” aradı. İnsanlığın totem dönemi bu arayışı açıklar. Güvenilmez bir dünyada sığınacağı bir koruyucu insanın...

İnsan tarihin her döneminde bir “kutsal” aradı. 
İnsanlığın totem dönemi bu arayışı açıklar. 
Güvenilmez bir dünyada sığınacağı bir koruyucu insanın vazgeçilmezi oldu. 
KUTSAL. 
Üç özelliği hep içinde barındırdı. 
Birincisi, reddedilemez varlığı.
İkincisi, sığınılan, koruyucu bir güç olması. 
Üçüncüsü, her yaşananda o gücün bildiği bir nedenin olması. 
İşte, tapılan bir “totem”den tektanrılı dinlerin Tanrısına kadar kutsal gücün kabul edilen özellikleri bunlar olmuştur. 
Bu güce inananlar, inanmayanları “kâfir” saymışlar, onları dışlamışlar, kimi zaman öldürmüşlerdir. 
Kutsal temelli eğitim, tarih boyunca yaşanmıştır. 
Örnek. “Cizvit tarikatının eğitimi”dir.

***

Cizvit tarikatı, Katolik mezhebinin radikal bir kolu olarak 1543 yılında kuruldu. 
İspanyol Ignatius Loyola (1491-1556), Paris’te tamamladığı ilahiyat eğitimi sonrasında bu tarikatı kurdu ve “Jesuitler- Cizvitler” olarak tanınan bu oluşum okullar açarak eğitime başladı.
Dünyanın her köşesinde “misyon evleri” kurarak “misyon okulları” açtı. 
Eğitimlerinin temel ilkeleri “dindar kişiler” yetiştirmek, dünyayı dindar yapmaktı. 
İlk temel kuralları “itaat” olmuştu. İtaat ve öğretilen her şeyi sorgusuz sualsiz kabul etmek. 
İkinci ilke, “adanmış çalışkanlık” idi. Bu anlamda çok çalışkan öğrenciler yetiştiriyorlardı. 
Üçüncü ilke de, “dayanışma ve kardeşlik” oluyordu. Tarikat mensupları kardeşti. 
Brezilya’dan Japonya’ya kadar yayılan bir ağ kurdular. 
Kimi zaman desteklendiler, kimi zaman yasaklandılar. 
Din temelli eğitim işte budur. 
Din temelli eğitim, özgür insan aklının eleştirilerini reddeder. 
Bu nedenle de bilimsel tartışmaları kabul edemez. 
Çağının gerisinde kalmasının temel nedeni de budur. 
Burada, yapısal bir engel vardır ve aşılamaz. 
Türkiye’de tarikatlara bırakılan eğitimin tehlikesi de buradadır.
Bu tehlikenin tek çaresi ise “laik eğitim”dir. 
Özgür aklın gelişimi ve özgür insan iradesinin kararlılığı. 
Bunlar olmadan bir ülkede doğru hiçbir şey olamaz.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024 | 192 Okunma Başarının psikolojisi... 15 Nisan 2024 | 121 Okunma Özeleştiri?... 08 Nisan 2024 | 103 Okunma Kaderinizi seçtiniz mi?... 01 Nisan 2024 | 267 Okunma Hapishanedeki Ali Sirmen... 25 Mart 2024 | 174 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar