Türkiye’nin ayıbı

Sevgili okurlarım, 31 Mart seçim gecesinden bu yana Türkiye’de olanları hayretle, dehşet ve ibretle izlemeyi sürdürüyoruz. Sokakta rastladığım tanıdık tanımadık herkes aynı şeyi soruyor: “Ne olacak...

Sevgili okurlarım, 31 Mart seçim gecesinden bu yana Türkiye’de olanları hayretle, dehşet ve ibretle izlemeyi sürdürüyoruz.
Sokakta rastladığım tanıdık tanımadık herkes aynı şeyi soruyor:
“Ne olacak, işin sonu nereye varacak?..”
Bilmiyoruz, hiç kimse bilmiyor.
Hemen ardından ikinci soru geliyor:
“Sizce YSK nasıl bir karar verecek?..”
Onu da bilmediğinizi, ancak iktidar partisinin istemlerinin reddedilmesi gerektiğini söylediğinizde suratlarından anlıyorum, bazıları gönül koyuyor…
İçlerinden herhalde “Biliyor ama bizi başından savmak için böyle diyor” diye düşünüyor.

★★★

Nedir bu YSK?..
11 üyeden oluşuyor.
Hepsi yüksek hakim.
Yasa uyarınca 6’sı Yargıtay, 5’i Danıştay üyelerinden (kendi genel kurullarında seçildikten sonra) oluşuyor.
Yargıda en üst düzeye yükselmiş olan hukukçular. Yasal güvenceleri sonsuz.
Maaşlarına yanı sıra olarak onlara ek ödeme yapılıyor. Dolayısıyla herhangi bir ekonomik sıkıntıları yok.
Her birine bir makam aracı, şoför ve çok sayıda koruma tahsis edilmiş durumda.
Yani rahatları da iyi, korkacak bir şeyleri yok.
Bu Kurul’a 2013 yılında seçilen Sadi Güven YSK’nın kıdemli başkanı.
İmam hatip mezunu…
Ve seçimler konusunda her açıdan son sözü söyleyen ekibin başında yer alıyor.
Diğer üyeleri hiç tanımıyoruz!
Onlar ortalıkta asla görünmüyor!

★★★

Geçmiş yıllarda gerek Yargıtay’da ve gerekse Danıştay’da YSK’ya üye seçimi genelde şöyle gerçekleşirdi:
“Bu arkadaşın çocuğu yurt dışında okuyor, dolayısıyla para lâzım…”
“Yeni ev aldı, borçlandı. YSK’ya onu seçelim de maddi sorunlarına biraz olsun katkıda bulunalım…”
“Hanımı rahatsız. Sık sık hastaneye gidiyor. Hiç değilse emrinde bir makam aracı bulunsun…”
Bu seçimin şimdi nasıl ve hangi ilkelere göre yapıldığını doğrusunu isterseniz bilemiyorum.
Ancak günümüzde önemli olan bu tercihler değil, YSK’nın neler yaptığıdır!

★★★

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türk’ün Türk’e propagandası! 01 Aralık 2023 | 215 Okunma Geçmişten günümüze banker piyasası 30 Kasım 2023 | 229 Okunma Varoş bankerlerinden yüksek sosyeteye 29 Kasım 2023 | 421 Okunma Kendim ettim kendim buldum... 28 Kasım 2023 | 571 Okunma Suudiler işi kotarmış bile!.. Kanarya ve Cimbom nerede? 25 Kasım 2023 | 238 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar