Atatürk size ölmeyi emretseydi...

Miralay Mustafa Kemal Bey, Çanakkale Savaşında Conkbayırı’nda mermisi bittiği için düşmandan kaçan askere süngü taktırır ve şu emri verir: “Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi...

Miralay Mustafa Kemal Bey, Çanakkale Savaşında Conkbayırı’nda mermisi bittiği için düşmandan kaçan askere süngü taktırır ve şu emri verir: “Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.”

LİDERİN  MANTIĞI
Falih Rıfkı Atay, Çankaya kitabında bu emrin mantığını şöyle anlatır: “Biz ölünceye kadar geçecek zamanda yerimizi başka kuvvetler alabilir. Mustafa Kemal, bu savaşlarda, durumu çabuk kavramak ve çabuk karar vermek, sorumluluktan çekinmemek gibi davranışlarıyla kendisinde büyük komutanlık nitelikleri olduğunu meydana çıkarmıştır.” (F. Rıfkı Atay, Çankaya, İstanbul, 1984, s.87 vd)

VARINI YOĞUNU ARMAĞAN EDEN HALK
Atatürk, canını vermek dahil büyük fedakârlıklarla başarılacak bir davanın önderiydi. Tarih, onun önüne kritik durumlarda milletten büyük fedakârlıklar isteme görevini koydu. Mustafa Kemal Paşa, Sakarya Savaşı öncesinde kanun yapma yetkisini Meclisten alarak Tekalif-i Milliye (Milli Yükümlülükler/Vergiler) emrini çıkardı. Açlık ve yokluk içinde bir halka, iki öküzünden birini, varını yoğunu vatan için vermesini emretti.
Emir yerine getirildi. Çünkü yaşamak için varlığın armağan edilmesi gerekiyordu. Armağan etmekten korkanlardan ve kaçanlardan bazıları kurşuna dizildi. Koşullar amansızdı.

FEDAİNİN LİDERLİĞİ
Atatürk, yalnız Mehmetçiğe ve halka değil, kendisine de ölmeyi emretti. Ölümü göze alarak başarılacak devrimci davanın devrimci önderiydi.
Mustafa Kemal Paşa’nın kendisi de bir fedakârdı, fedai idi. Asker ve halk, O’nun bu karakterine güvenmese, o emirlerin uygulama değeri olmazdı.
Atatürk, 12 Haziran 1933 tarih ve 2307 numaralı özel bir kanunla bütün mal varlığını Milletine bağışlamış ve intikallerin tamamlanması 12 Haziran 1937’de tamamlanmıştır. Büyük önder Trabzon gezisi sırasında; 11 Haziran 1937 günü şu açıklamayı yaptı:
“Söz konusu olan armağan Yüksek Türk Milletine benim asıl vermeyi düşündüğüm armağan karşısında hiçbir değere sahip değildir. Ben gerektiği zaman en büyük armağanım olmak üzere Türk milletine canımı vereceğim.”
Atatürk, Kanunu çıkaran Büyük Millet Meclisi’ne de “Yapılan bir görevdir” şeklinde kısa fakat çok anlamlı bir mektup göndermişti (TBMM Zabıt Ceridesi, 14 Haziran 1937).

LİDER KİMDİR
Ölmeyi emredebilmek, lider özelliğine işaret eder. Ancak bu emri yerine getirtecek otoritesi varsa, gerçek lider vardır. Ölmeyi emrediyor, fakat kimse bu emri yerine getirmiyor, o zaman liderden söz edilemez.
Ölmeyi emreden ve kendisi de canını vermekten çekinmeyen nice yönetici gelmiş geçmiştir. Karakter ve özellikleri de yüksek olabilir. Ama onları lider yapacak bir toplum yoksa, biz o yöneticinin o yüksek karakterini hiçbir zaman öğrenmeyeceğiz.

LİDERİ LİDER YAPAN TOPLUM
Türk milleti ve Atatürk örneğinde durum farklıdır: Tarihten gelen birikimle fedakârlığa hazır olan bir millet var ve o millete fedakârlıkta örnek olan ve ölmeyi emredebilen bir Atatürk var.
Lideri lider yapan, kendi özellikleri dışında önderlik ettiği toplumun yetenekleridir. Türk milleti, büyük liderler çıkarmıştır, çünkü yedi ateşten geçmiş bir millettir.
Atatürk, gökten inmemiştir. Türk milletinin o dünya ölçeğinde değerli birikimi olmasa, Atatürk olmazdı. Atatürk’ü lider yapan, aynı zamanda Türk milletinin fedakârlık, örgütlenme, savaşma ve devrim yeteneğidir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ölmüş eşeğin etinden sucuk yapabilirler mi 29 Mart 2024 | 290 Okunma Avrupa milliyetçiliği yeniden dünya gündeminde 27 Mart 2024 | 216 Okunma Muhafazakârların milliyetçiliği 25 Mart 2024 | 463 Okunma Çarlık Rusyası’nın Of’tan kurtuluşu 23 Mart 2024 | 637 Okunma AK Parti’yi kemiren Ortaçağlı ve bölücü müttefikleri 22 Mart 2024 | 1.452 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar