Yaşamak bir ağaç gibi...

Hasat zamanlarında tırpanı, tırmığı ve dirgeni omuzlayıp yola koyulurduk.“Nereye gidiyorsun?” diye soran olursa çok basit bir cevabımız vardı: “Çöle”Nadasa bıraktığımız, arpa...

Hasat zamanlarında tırpanı, tırmığı ve dirgeni omuzlayıp yola koyulurduk.

“Nereye gidiyorsun?” diye soran olursa çok basit bir cevabımız vardı: “Çöle”

Nadasa bıraktığımız, arpa, buğday ya da yulaf ektiğimiz tarlaların bulunduğu o uçsuz bucaksız platoya “çöl” derdik.

Çocukluğum, baharda yeşile kesen, çiçekleriyle bin bir renge bürünen, arıların kanat çırptığı, yaban hayvanlarının koşuşturduğu, bıldırcınların yuva kurduğu, sunduğu nimetlerle yıl boyunca karnımızı doyuran o tarlalara neden “çöl” denildiğini düşünmekle geçti.

Sonunda şöyle bir yanıt buldum:

Bilimsel açıdan çok az yağış alan, bitki örtüsü neredeyse hiç olmayan ekosisteme çöl dense de Anadolu insanı için çöl, ağaç olmayan yerdi.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
'Zaten vardı göze batmaya başladı' 19 Nisan 2024 | 3.507 Okunma Millet “Hagosa gel” dedi! 06 Nisan 2024 | 735 Okunma Oy yoksa temiz su da yok! 05 Nisan 2024 | 765 Okunma Erdoğan ne yapacak? 03 Nisan 2024 | 3.648 Okunma Emeklinin ahını almayacaktınız! 01 Nisan 2024 | 4.423 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar