Gül siyasete mi dönüyor?

SAADET Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun Abdullah Gül’ü partiye davet etmesinin ardından, en çok başlıktaki soruyu duyar oldum.Hatta, dün Türkiye gazetesinde yazan meslektaşım Batuhan...

SAADET Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun Abdullah Gül’ü partiye davet etmesinin ardından, en çok başlıktaki soruyu duyar oldum.
Hatta, dün Türkiye gazetesinde yazan meslektaşım Batuhan Yaşar’ın bu konudaki yazısını, önceki gün WhatsApp uygulaması üzerinden onlarca arkadaşımdan aldım.
O nedenle sorunun yanıtına dair bildiklerimi yazmak farz oldu.
Dikkat edin lütfen. Özellikle “tahminlerimi” ya da “yorumumu” demek yerine “bildiklerimi” dedim. Sonuçta, Gül, Ayazağa’daki makamında her gün farklı kesimlerden siyasetçilerle, bürokratlarla, gazetecilerle görüşüp sohbet ediyor ve bu görüşmelerde düşüncelerini, yol haritasını sansürsüzce paylaşıyor.
SİYASİ PROJESİ VAR MI?
Baştan söyleyeyim, Gül’ün siyasete dair görüşleri, eleştirileri ve önerileri çok ama siyasete döneceğine dair hiçbir sinyal yok. Mesela, siyasi bir projesi yok. Kimseyle paylaşmadığı bir projesi varsa da o projeyi hayata geçirecek bir ekibi de yok.
Doğrudur, şu anda AK Parti içinde olan birçok siyasetçi ile AK Parti ile yükselen bazı bürokratlar, geçmişte Gül ile yakın ilişkiler içindeydi.
Ali Babacan, Beşir Atalay, Ahmet Davutoğlu bu isimlerin başında geliyor.
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın, Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından Şükrü Karatepe’nin iktidar ekibine dahil olması da Gül’ün tercihiydi.

Orgeneraller arasında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile birlikte dört Kayseri doğumlu komutan olduğunu hatırlatmak isterim.
(Küçük bir not: Fehmi Koru’nun yayınladığı bir fotoğraf vardı. Sakallı Gül, çizgili ve İspanyol paçalı takım elbisesi ile Şükrü Karatepe ve Koru, gençlik yıllarında çektirmişti. Kıyafetlerden ve mekândan, aynı gün çekildiği anlaşılan bir başka fotoğraf daha var. Koru’nun olmadığı o fotoğrafta Gül’ün sağ yanında, kıyafeti, saçları daha düzenli, daha karizmatik görünen bir genç dikkat çekiyor. O gencin Hulusi Akar olduğunda ısrar eden bir meslektaşım, “Tanışıklıkları o yıllara dayanıyor” dedi. Gül’ün de Akar’ın da Kayseri lisesinde okuduğunu hatırlarsak tanışmamaları sürpriz olurdu.)
GÜL’ÜN EKİBİ DEMEK MÜMKÜN MÜ?
Peki, başta biraz önce saydığım isimler olmak üzere, siyasette ve asker/sivil bürokraside ve yargıda Gül’ün desteği ile kariyer yapan isimleri Gül’ün ekibi diye nitelemek mümkün mü?
Gül ‘Hadi’ dediğinde yanında o isimleri bulabilir mi?

Gül’e yakın siyasetçiler, bugünkü pasif konumlarına rağmen böyle bir çağrıya kulak verirler mi sizce?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Açık Kapı” işinin sonuçları! 27 Mart 2024 | 1.083 Okunma Medeni bir ülkede “skandal” derler! 23 Mart 2024 | 1.907 Okunma Kurum’a zor sorular? 22 Mart 2024 | 1.933 Okunma Sizi gidi emanetçiler! 18 Mart 2024 | 1.434 Okunma Ya hurma? 15 Mart 2024 | 845 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar