‘Mutlu günler’in eseri

dalet Bakanı Bekir Bozdağ, işkence iddialarının asılsız olduğunu açıklamış. Hukuk devleti adına içimiz ferahladı. Günlerdir görüntüleri önümüze düşen...

dalet Bakanı Bekir Bozdağ, işkence iddialarının asılsız olduğunu açıklamış. 
Hukuk devleti adına içimiz ferahladı. 
Günlerdir görüntüleri önümüze düşen, polislerin kolunda götürülürken kafası, gözü, kolu, ağzı, burnu patlamış insanların tamamının, bu organlarını, 30 güne uzatılacak gözaltı sürelerinin başlangıcında sert zeminlere çarptığını, hepsinin dikkatsizlikle malul olduğunu kabul edelim. 
Bunun yaparken dünyanın bütün kargalarını da yanımıza çağıralım. 
Ne de olsa bu dalgalar genişledikçe, çarpılacak sert zeminleri de çoğalacaktır.

***

Hafızası çeyrek yüzyıl öncesine erişebilen, yahut gazete arşivlerini karıştırmayı sevenler anımsar. 
İki sevgili eğer, bir felaket sonucu ayrılmak zorunda kalmışsa, gazete sayfasındaki sepya rengi fotoğraflarının altında, şöyle yazardı eskiden: 
“Falanca ile filanca mutlu günlerinde görünüyor.” 
Biri ihtimal ölmüş, öteki cezaevine girmiş sevgililer yüzlerinde fazlaca iyimser bir ifadeyle, sanki o mutluluk sonsuza dek sürecekmişçesine ufka bakmakta, bakışlarındaki coşku ve özgüvenle, adeta durumu dışarıdan izleyen bizlere de aynı bu intibaı vermeye çalışmaktadır. 
AKP ile Gülen Cemaati’nin, Ankara siyaset ve bürokrasisindeki “mutlu günleri” de işte böyle fotoğraflarla doludur. 
On yıl boyunca birbirini “görerek”, gözeterek, sırtını dayayarak birlikte kotarılan her“iş”te, mutlu günlerinde çektirilmiş fotoğraflardaki yüksek özgüvenin izlerine rastlamak mümkündür. 
Hangi birini saymalı. 
Sahte olduğu bugün kanıtlanmış delillerle, TSK’yi asıl ta o zaman zafiyet ve itibar sorunuyla karşı karşıya bırakan, insanların, sevdiklerinin yaşamlarını karartan Ergenekon ve Balyoz davalarında, kasten yasaya aykırı verse bile yargıca karşı dava açılma olanağını ortadan kaldıran, açılacak davaları devlete açılmış sayan değişiklikten başlayalım mı mesela? 
Bu yasa değişikliğinin Cemaat taraftarları arasında nasıl tezahüratla karşılandığını, büyük bir moral üstünlük kazandırdığını, bu değişikliğin adaleti tesis etmesini beklediğimiz kişi ve kurumlar nezdinde pek çok haksızlık ve hukuksuzluklara davetiye çıkardığını anımsatalım mı?

Özeleştiriden panikle kaçış 
Hasılı, vaktiyle aynı ufka bakan eski ortakların “mutlu günlerinde” ortak düşmanlara karşı ortak kotarılan işleri listelemeye kalksanız değil bir yazı, haftalar sürecek bir yazı dizisi çıkarabilirsiniz. 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türkiye’nin rüşvet karnesi 02 Kasım 2022 | 364 Okunma Merkez Bankası Hazine ve Maliye’ye mi tabi olacak? 31 Ekim 2022 | 212 Okunma KKM tartışması büyüyor 28 Ekim 2022 | 264 Okunma ‘Muhalif gazetecilere davet’ meselesi 26 Ekim 2022 | 389 Okunma ‘Kanunları kimler yapar’ 24 Ekim 2022 | 226 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar