İdeolojik enkazlar üzerine...

Bütün iktisadi kriz dönemleri, aynı zamanda, ideolojilerin de krizinin derinleştiği dönemlerdir. Böyle zamanlarda eski paradigmayı ayakta tutan ideolojiler, eski yaldızlı boyalarını üstlerinden akıtarak birer safsataya...

Bütün iktisadi kriz dönemleri, aynı zamanda, ideolojilerin de krizinin derinleştiği dönemlerdir. Böyle zamanlarda eski paradigmayı ayakta tutan ideolojiler, eski yaldızlı boyalarını üstlerinden akıtarak birer safsataya, hurafe yığınına dönüşürler.  

O zamana dek üniversitelerde, medya imparatorluklarında, devletlerin bürokrasisinde, sistemi ayakta tutan bütün kurumlarda kariyer, parasal imkân, mevki için ölümüne savunulan hatta “bilim” diye yutturulan ne varsa, bunları savunanların ikiyüzlülüğü, riyakârlığı da açığa çıkar bunların tümü hayatımızdan çekip gider.

Şimdi bakıyorum da, şu günlerde ekonomide olan her gelişme, açıklanan her veri, her krizden çıkma çabası, arkasında eskiyen ideolojik safsatalarla birlikte “insan” enkazları da bırakarak devasa bir hayat çöplüğüne dönüşüyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ekonominin geleceğini simgeler anlatır! 31 Ekim 2018 | 5.210 Okunma Neden yeni bir kalkınma hikâyesi gerekli... (2) 25 Ekim 2018 | 5.322 Okunma Neden yeni bir kalkınma hikâyesi gerekli... 24 Ekim 2018 | 4.575 Okunma Sorunlar, tespitler ve çözümler... 18 Ekim 2018 | 5.617 Okunma Ekonomi politikasında ‘popülizm’ nedir, ne değildir? 17 Ekim 2018 | 3.765 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar