Zarrab konusu halloldu galiba

DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLERBirkaç gün önce “İktidar Zarrab konusunda derin bir nefes aldı” başlıklı bir yazı yazmıştım. O gün itibarıyla Zarrab’ın “Erdoğan’la...

DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER

Birkaç gün önce “İktidar Zarrab konusunda derin bir nefes aldı” başlıklı bir yazı yazmıştım. O gün itibarıyla Zarrab’ın “Erdoğan’la hiçbir görüşme yapmadığını ancak üçüncü şahıslara sanki görüşmeler yapmış gibi konuştuğunu” söyleyeceğini ve Türk hükümetinin ricası üzerine Federal Mahkeme Başkanının Zarrab’ı bu konuda sıkıştırmayacağını duyduğumu yazmıştım. Zarrab önceki gün son ara duruşmaya çıkacaktı. Ancak bir anda ortadan kayboldu. Mahkeme çok net bir açıklama yapmadı. Sadece Zarrab’ın iyi olduğu, hapishanede bir saldırı olayına karıştığı bu nedenle başka bir yere gönderildiğini belirtti. Amerikan medyası bu gelişmeleri “Zarrab itirafçı oldu” yorumuyla kamuoyuna duyurdular. Bana göre de Zarrab itirafçı oldu. Ancak bu itiraflar iktidarın başını sıkıntıya sokan cinsten olmayacak. Sonuçta Türkiye bu davadan esaslı bir zarar görebilir. Halen tutuklu olan Halk Bankası Genel Müdür yardımcısı ağır bir cezaya çarptırılabilir. Aralarında AKP’li bakanların da olduğu bir grup Türk vatandaşına gıyaplarında hapis cezaları verilebilir. Halk Bankası’na hatta birkaç başka Türk bankasına da 50 milyar dolar ve üstü ceza kesilebilir. Ama gözlediğim kadarıyla bütün bunlar olsa bile “acaba ucu bize dokunur mu, uluslar arası bir davanın tarafı olabilir miyiz?” diye düşünen AKP Genel Başkanı bu davadan sıyrılır. İşte son bir ay içinde yapılan yoğun diplomatik temasların ve Başbakan’ın Türkiye’nin gururunu ayaklar altına alarak Amerikan Başkan yardımcısı Pence ile yaptığı görüşmenin sonucu budur bence. Bu kanıya son birkaç gündür yandaş medyada yayınlanan haberleri ve televizyon tartışmalarını gözleyerek varıyorum. Anladığım kadarıyla yandaş kesimin tüm amacı AKP Genel Başkanı’nı işin içinden sıyırıp almak. Gerisini fazla dert etmiyorlar. TV ekranlarında konuşan yandaş isimler Zarrab davasının tamamen bir cemaat operasyonu olduğunu, başta Amerika olmak üzere dünyanın birçok ülkesinin Tayyip Erdoğan’ı iktidardan indirmek için tezgâh üstüne tezgâh düzenlediğini anlatıyorlar. Böylelikle Erdoğan hariç Türkiye aleyhine çıkacak bütün kararlar şimdiden kirletilmiş hale getiriliyor. Hapis cezaları tutuklu tek sanık dışında belki uygulanamaz ama Halk Bankası’na para cezası verilirse bunu tüm millet olarak ödeyeceğimiz kesin. Ancak yandaşlar belli ki buna razı. Örneğin yandaşlardan biri şunu rahatlıkla söyleyebiliyor; “Velev ki, Halkbank’a dava açıldı. Sonlanması en az 1-1.5 yıl sürer. Varsayalım, yaptırımları delmekten suçlu bulundu ve ceza kesildi. Dünyanın sonu mu? Hatırlayın geçmişi… ABD, İran ambargosunu deldiği gerekçesiyle Credit Agricole, Commerzbank, Deutsche Bank, BNP Paribas ve Credit Suisse’e ceza kesmedi mi? Kesilen cezanın 8’de 1’ini ödediler. Bu ülkelerde, bu bankalara ceza kesildiğinde dahi bizdeki gibi kıyamet koparılmadı.” Bu kadar basit işte. Ne olmuş yani, mahkeme biter Türkiye’ye para cezası verilir, zaten sekizde biri ödeniyor onu da öderiz olur biter bu kadar gürültü çıkarmanın âlemi var mı?

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Eşek Adası’na gitmesi, kimi tahrik ediyor? 01 Temmuz 2020 | 3.186 Okunma Toplumsal tepki balonu patladı 30 Haziran 2020 | 3.007 Okunma Şimdi AKP de mi “terör örgütü yandaşı” oldu? 29 Haziran 2020 | 6.207 Okunma Yeni bir kumpas ifşaatı 26 Haziran 2020 | 4.156 Okunma Bu nasıl bir oyundur? 25 Haziran 2020 | 3.695 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar