Ülkenin gerçeği, dolar kuru değil cezaevlerinden yükselen seslerdir

Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Bedri Baykam'ın bugünkü (29.12.2022)''Ülkenin gerçeği, dolar kuru değil cezaevlerinden yükselen seslerdir'' başlıklı yazısı.

Hadi diyelim ki, bu sefer çıkan doğalgaz rezervleri bir seçim propagandası değildi ve farz edelim Türkiye bu durumu en güzel şekilde adım adım kendi aktifine geçirecek, dünyayı kendine hayran bırakacak! Karadeniz, Filyos’ta kurulan doğalgaz tesisini, denizin yedi kat dibinden on binlerce boruyla çıkarılan süper kalitedeki gazı, bunun bir trilyon dolar olduğu iddia edilen maddi değerini tüm ülke yaza-söyleye bitiremiyor!

Normal şartlarda ülkenizde yaşanan bu gelişmelerle gurur duymanız beklenir. Ama ben maalesef hepimizin bildiği ve yakından izlediği onca çelişkiyi düşününce, bunları kaldıramıyorum. Enerji rezerviyle bölgesel bir güç olma keyfini yaşamak isteyen bir ülkede, milyonlarca ailenin yaşadığı geçim sıkıntısı halihazırda büyük bir gerçeklik olarak karşımızdayken bir de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni tehdit eden “ahmak davası” gibi bir hukuk küfesi sırtında duramaz! (Bu satırları yazarken Ekrem İmamoğlu’nun iki saat süren muhteşem basın toplantısını izliyorum ve içim sızlıyor) Mesela böyle bir ileri ülkenin tüm ihaleleri şeffaf olur, kimse bu konuda ağzını açamaz! Böyle bir ülkede gençler sosyal medyada yazdıkları iki eleştirinin ardından “Acaba beni saat kaçta gelip alacaklar” diye paranoyalara girmez!

Ve hepsinden önemlisi böyle bir ülkenin hapishanelerinde, aşağıda okuyacağınız satırlardaki üzücü ötesi dramlar yaşanmaz!

Burada okuyacaklarınız, bana hapishanelerden ulaştırılan onlarca, yüzlerce mektuptan derlenmiş, bazı acı feryatların, iddiaların özetleri… Bugün sizinle paylaştıklarım dışında, hazır bekleyen yürek sarsıcı başka şikayetler de var. Fırsat buldukça onların da sesini duyuracağım, ilerleyen haftalarda!

Bu ülkenin hapishaneleri bu durumdayken ne spor başarılarımızın ne ekonomik göstergelerimizin ne de mutluluk arayışlarımızın üç kuruşluk değeri olabilir!

Cihan Kösedağ
Marmara Hapishanesi, 26.09.2022
Yeni adli yılın başlamasıyla beraber yargılamalar da başladı. Binlerce insan hakim karşısına çıkacak. Ve tiyatro yine başlayacak. Hakim ve savcılar hukuksuzca sahte dijital materyaller ve kim olduğu belirsiz gizli tanıkları araç olarak kullanmaya devam ediyorlar. Siz de tanık olmuşsunuzdur; bazen bakıyorsunuz gizli tanık bir polis, bazen de dosyayı hazırlayan bir savcı oluyor ya da yalanlarını ezberledikleri bir iftiracı… Öne sürülen tüm iddiaları hukuki olarak çürütseniz de, tutukluluk süreniz az görülebildiğinden ve üzerinize atılı iftiranın “büyüklüğünden” dolayı sizi tahliye etmezler. Mesela bahsedilen süreçte hapiste olduğunuzu belgesiyle sunarsınız, yine de dikkate almazlar. Demokratik eylemlere katıldığınız için, hakkınızı aradığınız için tutuklanır, örgüt üyeliğinden yargılanırsınız; bir de üstüne fol yok yumurta yokken örgüt üyesi olmadığınızı, yani olmayan bir şeyi ispatlamanızı isterler. “Terör” kavramının ne kadar genişletildiğini biliyorsunuz. Kendileri gibi düşünmeyen herkese terörist diyorlar. Ve yarattıkları adaletsizliklere karşı sesini çıkaranları terörden yargılıyorlar. Halbuki ekonomide, sağlıkta, eğitimde, yargıda “terör” estiren onlardır. Kendi suçlarının üzerini örtmek için terör demagojisi yapıyorlar. Bugün bağımsız yargının esemesi okunmuyor talimatla çalışmayan hakim ve savcılar hemen görevden alınıyorlar. Dijital materyal dedikleri, bugün kendilerinin hazırlayıp deli diye koydukları belgelerdir. Bulurlarsa örgüt üyesi dedikleri etkin pişmanlıktan yararlanmış, canını kurtarma derdinde bir iftiracı yorumla hatırlar. Bulamazlarsa “öyle düşünüyoruz” diyerek kendileri yorumlarlar. Buna karşın bizim net olarak ortaya koyduğumuz deliller hiç ciddiye alınmaz. İktidar “savunmayı” böyle öldürüyor.

Mehmet Boğatekin
Balıkesir T Tipi Hapishane, 21.06.2021

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Erken seçim mi dediniz? 18 Nisan 2024 | 51 Okunma CHP’de kavga çıkarmaya uğraşan çaresizler! 11 Nisan 2024 | 186 Okunma 'Türk Baharı' CHP ile sandıktan çıktı 04 Nisan 2024 | 205 Okunma Kritik iki gün: Pazar ve salı 28 Mart 2024 | 403 Okunma Fenerbahçe’nin Kritik Kararı ve Hayati Hatırlatmalar 21 Mart 2024 | 762 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar