Gazetecilik, lobicilik, tetikçilik
Gazetecilik, lobicilik, tetikçilik
Birkaç gündür medyada, sosyal medyada yabancı kuruluşlardan mali destek alan yayın organları ve gazeteciler tartışılıyor. Fonlayan kuruluşlar, fonlanan gazeteciler dikkat çekici. İşin mesleki, ahlaki ve siyasi boyutu var. Çoğu, kimlik siyasetini öne çıkaran, etnikçi, mezhepçi, Batıcı, liberal medya organları çünkü. Ağızlarına emek, eşitlik, sömürü, sınıf, aydınlanma, bağımsızlık, halkçılık, kamuculuk, antiemperyalizm gibi kavramları almadan solda geçinen, soldan geçinen gazeteciler. İktidarın ilk yıllarında, iktidara verdikleri destekle de anılıyorlar. Aralarında siyasete girmiş, aday olmuş kişiler de var. Açılım sürecine, Annan Planı’na, Avrupa Birliği’nin taleplerine verdikleri desteği, “yetmez ama evet”, “özür diliyoruz.com” kampanyalarındaki öncü konumlarını unutmuyoruz. Kamuoyundaki saflaşma da bu eksende oluştu zaten.
Liberal ve liberal sol (ne demekse) kesimler, FETÖ beslemeleri, kimi iyi niyetli fakat kafası karışık isimler, fonlamayı doğal, fonlananları masum buluyorlar. Aynı fon ilişkileri ve kafa karışıklığı üniversitelerde de...