AB, Türkiye’yi üye yapar mı?
İktidarın iktisadi, siyasi ve diplomatik nedenlerle, uzun bir aradan sonra Avrupa Birliği (AB) üyeliğini yeniden gündemine alması AB tartışmalarını bir kez daha öne çıkardı.
İktidarın iktisadi, siyasi ve diplomatik nedenlerle, uzun bir aradan sonra Avrupa Birliği (AB) üyeliğini yeniden gündemine alması AB tartışmalarını bir kez daha öne çıkardı. Herkes kendi gerekçesini sıraladı. Kimileri, Türkiye’nin, AB üyesi olmazsa çağdaş, uygar, demokratik bir toplum ve devlet olamayacağını öne sürdü. Kimileri, Türkiye AB üyesi olmazsa iktidarın otoriter yöneliminin daha da güçleneceğini dillendirdi. Kimileri Türkiye’nin zaten Avrupalı olduğunu söyledi. Peki ya AB Türkiye’yi nasıl görüyor? Türkiye’yi tam üye yapmak, AB’nin işine geliyor mu? Hep birlikte bunu tartışalım...
Birincisi, Türkiye’nin AB üyeliği, Türkiye’nin koşulları yerine getirmesiyle değil, AB’nin kendini küresel ölçekte nasıl gördüğüyle ilgilidir. Eğer AB; küresel güç olmak isterse, ekonomik, endüstriyel, teknolojik gücüne koşut bir politik, diplomatik, askeri güç sahibi olmayı arzularsa, bunun da maliyetine katlanmayı göze alırsa Türkiye’yi üye yapar. Eğer AB, ABD ve NATO’nun savunma ve güvenlik kalkanı altında yaşamayı yeğlerse, küresel güç olmanın maliyetine katlanmak istemezse Türkiye’yi üye yapmaz.