Türk Müslümanlığı tek tipleştirmeye bir reddiyedir (2)
Bu haftaki yazımı hazırlarken, İran’da, başörtüsü takma kurallarına uymadığı gerekçesiyle ahlak polisi tarafından gözaltına alınan ve iddialara göre işkence görmekten dolayı komaya...
Bu haftaki yazımı hazırlarken, İran’da, başörtüsü takma kurallarına uymadığı gerekçesiyle ahlak polisi tarafından gözaltına alınan ve iddialara göre işkence görmekten dolayı komaya giren Mahsa Amin’in yaşamını yitirdiği haberi medyaya düştü. Mahsa’nın, polisler tarafından ite-kaka arabaya bindirildiği videoyu izlerken yeryüzündeki tüm kadınlar adına çığlık atmak istedim. Ülkemin kadınlarını düşündüm; dilediği gibi giyinen, dilediği gibi inanan, dilediği gibi yaşayan her kıyafetten yüzlerce kadın geldi geçti gözümün önümden… Özgürlük, sen ne büyük nimetsin dedim; inancımı bile sen varsan huzurla yaşayabilirim. Dört elle laik-sosyal-hukuk devletine sahip çıkalım.
Sana verilen hakları unutma, unutturma Türk kadını.
Binlerce yıllık geleneğimizi, Türk töremizi, kadın-erkek eşitliğini unutma, unutturma: Eski zaman hanlarından biri, eşi için şöyle der: “Ben Han’ım, o da benim Han’ım.” Hanım kelimesinin kökeni. Türk karakteri bu. Unutma, unutturma.
Önce insanca yaşam. Önce insana saygı. Önce özgürlük. Önce irade hürriyeti. Bunların olmadığı yerde, dinin anlamı yok. Türk Müslümanlığının farkı tam da burada. Geçen hafta kaldığımız yerden konumuza...