Milletlerin zenginliği ve milliyetçilik üzerine
Milliyetçilik ideolojisi karşımıza, birkaç örnek haricinde, ulus devletlerin hüküm sürdüğü günümüz dünyasının doğal bir sonucu olarak ortaya çıkar. Tam bu nokta...
Milliyetçilik ideolojisi karşımıza, birkaç örnek haricinde, ulus devletlerin hüküm sürdüğü günümüz dünyasının doğal bir sonucu olarak ortaya çıkar. Tam bu nokta, milliyetçiliğin temel işlevini belirtmektedir. Günümüz itibarıyla ulusların olmadığı bir dünya tahayyül edemeyiz. Her ulusun kendi çıkarını diğerlerine karşı gözeterek, kendine daha müreffeh bir ortam sağlama gayesinde olduğu izahtan varestedir. Meseleyi ekonomi politik çerçeveden incelediğimizde, imparatorluklar çağında ülke içi bölüşüm sorunları, ulus devletler çağında yerini milletler arası bölüşüm sorunlarına bırakmıştır.
Son iki yüzyılı aşkın zamanda, özellikle sosyal bilimlerin temel sorularından biri “neden bazı milletlerin diğerlerinden daha zengin olduğu” hususudur. Bundan dört beş asır öncesini incelediğimizde, İngiltere’de yaşayan bir çiftçi ile Osmanlı’da veya Çin’de yaşayan bir çiftçinin ortalama refahının/yaşam kalitesinin çok da ayrışmadığını söyleyebiliriz. Aynı şekilde bu ülkelerdeki zengin kesimin yaşam kalitelerinin de birbirine benzer olduğunu belirtmek yanlış olmaz. Ancak bugüne döndüğümüzde, İngiltere’de/Almanya’da/Birleşik Devletler’de yaşayan ortalama bir vatandaş ile Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde yaşayan ortalama vatandaşların yaşam standartları arasında ciddi farklılıklar olduğu tecrübeler ve verilerle sabittir. Bu farklılık özellikle Sanayi Devrimi’nden sonra belirgin hale gelmiş, 1980’lerden itibaren gerçekleşen bilişim teknolojisindeki atılımlar ile farkın kapanması giderek zorlaşmıştır.
SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ