Hakaret özgürlük değildir...

Nurettin Topçu, “İnanmak, gerçek ve şahsi tanıyış, sevmekse gerçek yaşayıştır” der. Değerler ile sevgi arasındaki ilişki, insanın hayata bakışını oluşturur. Sevgiyle...

Nurettin Topçu, “İnanmak, gerçek ve şahsi tanıyış, sevmekse gerçek yaşayıştır” der. Değerler ile sevgi arasındaki ilişki, insanın hayata bakışını oluşturur. Sevgiyle harmanlanmayan inancın itikat haline gelmesi ise mümkün değildir. Zira inanç, sevgisiz insanda eğreti durur; oturmaz zihnine, diline, benliğine… “İnanmak, benliğin kendi mukadderatı önünde verdiği imtihandır. Onu aşk ile bağrına basanlar bu imtihanda muvaffak olurlar” derken, Topçu, bu hakikati dile getirir.
Sevgi, varoluşun aslıdır. Ayrılığı, gayrılığı, dağınıklığı kaldırır ve Bir(liğ)e götürür.

SEVGİ MEDENİYETİ

Bir olana ulaşmak, sevgiliyi sevmekten geçer. Bütün yakarışlar O’nadır. O ise her yerdedir; her şey O’nun izidir. Sevmek, cümle yaratılmışa bir göz ile bakmaktır. Sevmek, özneden nesneye, nesneden özneye geçişkendir; her geceyi Kadir, her gördüğünü Hızır bil anlayışıyla koşulsuz sevginin taşları döşenir böylece.
Özü sevgi olan, bin yıllık Türk-İslam medeniyetinden bahsediyorum. Sevgi ve sevgili üzerine yazılan sayısız edebi metinler; tevhitler, mevlitler, naatlar, yüzlerce mesnevi, kaside, gazel medeniyetimizin yapı taşlarıdır. Ahmet Yesevi’den Yunus’a, tüm aşıkların haykırdığı dildir bu.
Peki, ne oldu da bu medeniyetin meş’alesi ‘Yaradan’dan ötürü sevmek’ bir kenara itildi?
Ne oldu da bu öfke, bu çirkin dil galip geldi?
Günlerdir Türkiye, nefret saçan sözlerin sahibini konuşuyor. Bir kişi deyip gülüp geçilebilir; ama değil, gün geçtikçe bu ağızlar çoğalıyor. Tüm değerler, semboller bu nefret dilinden nasibini alıyor:
Mehmet Akif’e ‘p…..nk’, Selahaddin Eyyubi’ye ‘şerefsiz’, Timur’a ‘melun’, “10 Kasım’da dokuzu beş geçe kenefe gidin” diyecek kadar bayağılaşarak Atatürk’e ‘gavur’ diyen bu kişi; gelin görün ki Peygamber’e yalancı diyen Shakespeare’i Müslüman yapıyor! Ölülerinizi iyilikle anın emrini ve hududullahı (kul hakları) çiğniyor ve fakat, tüm bunlara rağmen, DİB Başkanı Ali Erbaş, bu kişiyi ziyarete gidebiliyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Alimin uykusu cahilin ibadetinden daha üstündür! 27 Kasım 2023 | 366 Okunma Bir toplumun DNA testi: ENFLASYON... 20 Kasım 2023 | 254 Okunma Bugün ölen adaletti 13 Kasım 2023 | 311 Okunma Ülkeler ahlaksızlıktan çöker! 06 Kasım 2023 | 186 Okunma Ne mutlu Türk’üm diyene! 30 Ekim 2023 | 189 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar