Bir Hareket Biçimi: Sükun

Sekine, sakinlik, dinginlik, gönül rahatlığı, sevinç ve huzur anlamına geliyor sözlükte. Ve doygunluk anlamına… Yani ruhsal doygunluk.  O da  hakikate erişmekten kaynaklanan gönül tokluğundan başka bir...

Sekine, sakinlik, dinginlik, gönül rahatlığı, sevinç ve huzur anlamına geliyor sözlükte. Ve doygunluk anlamına… Yani ruhsal doygunluk.  O da  hakikate erişmekten kaynaklanan gönül tokluğundan başka bir şey değildir. Aslında bu da hiç bir zaman bir son değildir. Sonsuzluğun başlangıcına, ilk tatlarına dokunabilmenin keyfi belki...Hakikat gaybın ufku gibi. Ona tam anlamıyla varmak ne mümkün. Ona varmak; varamamaktaki tattan başka bir şey de değil. Sürükleyiciliği o ulaşılmazlıkta zaten...

O da dönüp kendine sorular hazırlamakla ve cevaplar yetiştirmekle geçen bir ömre tekabül eder.

İnsanın –tabi sorusu varsa- bütün sorularına onu tatmin eden cevapları bulmasıdır tokluk denilen şey. İnsan, karnı açken yatamayacağından çok daha fazla olarak, ruhu açken yatamayandır. İrili ufaklı bütün soru çengellerine ayağı takılarak yaşayan insanın, bir gün o büyük soru çengelini devirmesi ve asıl yanıtını alıp hayata dönmesi muhteşem bir dönüş olmalıdır.

Aslına bakarsanız hayatın hep bir sınav olduğu söylemi arabesk/sıradan bir  söylem gibi de gelse, doğruluk payından ödün vermediği için de sıra üstüdür hep. Hayatta karşımıza çıkan bir dizi olay bizden cevap bekleyen sorular gibidir. Yolun kenarlarından kalkıp gelen ve sizin önünüze dikiliveren bu çengelleri ayağınız takılmaksızın, dimdik durarak yanıtlamak/doğrultmak durumundasınız. Bir ömrü alıp götürecek kadar uzun boylu, kısacık ve hemen cevaplanabilecek kadar kolay olan, ya da yorum isteyen bir dizi soru. Gözlerinizin içine içine bakıyorlar. Sanki hiçbir şey bilmiyorlar ve hepsini sadece ve sadece sizden öğrenecekler. Hayatları dudaklarınızın arasındaymış gibi duruyorlar.

Fakat içlerinde bir tanesi var ki dev boyutlarda. Her cüce çengelin aynasında illaki göz göze geliyorsunuz onunla. Her bir cevaptan payını almadan o çengelin ucuyla yüreğinizi ince ince kanatıyor. Yoksa o dev soru; hayatın gerçek amacı ve o amacın hayata nasıl bir anlam katıyor olduğu mu? Gerçek bir doygunluk ancak o devin memnun edilmesiyle mi olacaktır? Ve belki değerli geceler, arayışlar için ideal gecelerdir. Hakikatin en çok bulunmak istediği geceler; kadri bilinmesi gereken zamanların temsilleridir.

Sorular… Sorular…

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kitap okumak bizi bozar 28 Ağustos 2018 | 4.752 Okunma Senin şarkın ne? Veya türkün? 21 Ağustos 2018 | 3.580 Okunma Vicdan 14 Ağustos 2018 | 3.534 Okunma Yaz ve yazmak 07 Ağustos 2018 | 2.168 Okunma Biraz küselim 31 Temmuz 2018 | 2.275 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar