Seçim yaklaşırken...

Cumhuriyeti kuran partinin mensupları; İstiklal Harbi bitene kadar bir imkân olarak kullandıkları, din ile devlet arasında bir mesafe olsun istemişlerdi. İlk iş olarak, mütedeyyin insanların devlet yönetiminden tasfiye edilmesi...

Cumhuriyeti kuran partinin mensupları; İstiklal Harbi bitene kadar bir imkân olarak kullandıkları, din ile devlet arasında bir mesafe olsun istemişlerdi. İlk iş olarak, mütedeyyin insanların devlet yönetiminden tasfiye edilmesi sürecini başlatılmıştı.

Yetmemiş, aynı mesafenin, din ile toplum arasında da olmasını arzu etmişlerdi. Her fırsatta, laiklik ve çağdaşlık maskesi altında, milletin değerlerine saldırmışlardı. 

Bu söylediğimize itiraz etmeye hazırlananlar, şu sorunun cevabını da hazırlamalılar: Neden, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk muhalefet partisi olan, Terakkiperver Fırkası’nın programında “Parti dine saygılıdır” cümlesi yer alıyordu? 

Demek ki bu konuda bir eksiklik, bir sorun olduğunu görülmüş, hissedilmiş.

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın, 2008 yılında yayınlanan, günlüklerini okuduğumuzda aynı konuya dair şu tespitlerini görüyoruz: “Din meselesini ihmal etmeyecektik. Biz halkımızı kendi elimizle cahil kuvvete teslim ettik. Dini bir cenaze gömme meselesi yaptık. Türkiye Müslümandır; bu hakikati unuttuk. Laikliğimizi ilan ettik, fakat laik olamadık.”

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu yazıda emek var! 24 Nisan 2024 | 117 Okunma Kosova’da kaç kişiyiz? 17 Nisan 2024 | 167 Okunma Bayram-ı Şerif Mübarek Olsun! 10 Nisan 2024 | 73 Okunma Bu da geçer ya Hû 03 Nisan 2024 | 178 Okunma Abdullah Sidran için... 27 Mart 2024 | 67 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar