PKK solu da kaybetti

PKK’nın istihbarat örgütlerince kurulduğuna dair yaygın bir komplo teorisi vardır; bu, tamamen temelsiz bir teori de değildir.Öcalan’ın 1973’te SBF’de öğrenciyken tutuklanması ve üç ay hapis...

PKK’nın istihbarat örgütlerince kurulduğuna dair yaygın bir komplo teorisi vardır; bu, tamamen temelsiz bir teori de değildir.

Öcalan’ın 1973’te SBF’de öğrenciyken tutuklanması ve üç ay hapis cezasından sonra serbest bırakılması, PKK’nın kuruluş hazırlıklarını istihbarat elemanı Pilot Necati ile yapması, evlendiği ilk eşi Kesire Yıldırım’ın MİT çalışanı Ali Yıldırım’ın kızı olması, 12 Eylül’ü önceden haber alıp Suriye’ye kaçması, Diyarbakır Cezaevi’nde yaşananlar ve daha nice karanlık ilişki ve hadise, PKK’nın istihbarat örgütlerince kurulduğu, kullanıldığı ve beslendiği tezini güçlendirir.

Aslında geçmişten ziyade bugüne, yani sonuca bakmak, PKK’nın uluslararası istihbarat örgütlerinin kullanışlı bir maşası olduğunu görmek bakımından net bir fotoğraf ortaya koyacaktır.

PKK, Türkiye’nin ve dünyanın en güçlü sol örgütlerinden biri olarak görülüyordu. Türkiye ve dünyada solun özellikle silahlı örgütleri tek tek tasfiye edilirken, PKK ayakta kalabilmiş, hatta sürekli büyüyebilmişti. 1989’dan itibaren sosyalizm dünyanın her yerinde çökerken, PKK, “romantik devrimcilerin” hayranlıkla izlediği ve desteklediği bir örgüt olarak eylemlerini sürdürmüştü.

İşte o PKK, yarım asırlık kanlı bir “sol” geçmişin ardından, bugün ABD’nin Orta Doğu’daki lejyoneri oluverdi. Solcu, sosyalist, komünist, Marksist, Leninist, Stalinist vs. PKK, evrimini tamamlayarak, emperyalizm/ kapitalizmin gönüllü bekçiliğini üstlendi.

ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde PKK/PYD’ye verdiği silahın miktarı 3000 tırı aştı. Kuzey Suriye’de PKK/PYD eliyle çoktan ABD üsleri açıldı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Nazlı seçmen günlerinde siyaset 19 Nisan 2024 | 1.569 Okunma Ne yapmalı? 15 Nisan 2024 | 615 Okunma Gazze’de bayram sabahı 12 Nisan 2024 | 77 Okunma Kaybetme korkusuyla kaybetmek 08 Nisan 2024 | 772 Okunma “Kahvemizi içer, tiyatroyu seyrederiz” 05 Nisan 2024 | 920 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar