Cemaatin/cemaatlerin yıkımı

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) bünyesindeki İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM )'ni kuruluşundan beri takip ettiğim için nasıl gayret gösterildiğini bilirim.İSAM, Türkiye'de benzeri olmayan bir kütüphane...

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) bünyesindeki İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM )'ni kuruluşundan beri takip ettiğim için nasıl gayret gösterildiğini bilirim.İSAM, Türkiye'de benzeri olmayan bir kütüphane kurmuştur. İlmî çalışma yapan herkes bu kütüphaneden istifade edebilir. Öyle ki; İstanbul dışındaydım, günlük yazımda mehaz göstermek için bir makaleye ulaşmam gerekti. Kütüphane yetkililerine, makalenin künyesini yazarak bir e-posta gönderdim. Tarayıp yolladılar. (Ancak... şu sıra, F. Gülen'den farkı olmayan Mustafa Sabri'yi öne çıkarmaları tartışmalıdır!)Cemaatler ilmî olarak masaya yatırılmalı ve İslâm açısından ne ifade ettiği ortaya konmalıdır. İSAM, ismi arızalı olmakla beraber, "Gülen Yapılanması: 15 Temmuz'a Giden Süreçte FETÖ'nün Analizi ve Tavsiyeler" kitabını çıkardı. Kitabın tanıtımında "Gülen yapılanması, ağırlıklı olarak siyasî ve idarî düzlemde bir mesele olarak ele alınmakta ise de, gerçekte sadece siyasetle, idarî tedbirlerle çözülemeyecek bir derinlik içermektedir. Hem İslâm'ı anlama ve yorumlama noktasında yol açtığı problemler, hem de genel olarak toplumda dine dair algı noktasında oluşturduğu olumsuz etki devâsâ boyutlardadır." demektedir."İslâm'ı anlama ve yorumlama noktasında yol açtığı problemleri" bütün cemaatler için düşünebilir miyiz? Pek alâ düşünebiliriz. Zamanımızın hangi cemaati ilmî olarak masaya yatırıldı? Masaya yatırılması için hep "güç sahipleri"nin ayağına basmasını veya "kan dökülmesi"ni mi beklemeliyiz?! Kitaba sonra geleceğim. Kitapta, iki ilâhiyatçı, bir psikiyatrist, bir sosyolog, sıfatı belirtilmemiş bir araştırıcının imzaları görülüyor."Sıfatı belirtilmemiş" araştırıcıyı merak edip baktım. "Fethullah Gülen Cemaati"ni ve cemaat nezdinde "cemaatçiliğin"ne olduğunu ve ne olabileceğini ortaya koyan bir makalesine rastladım. Ama... Bir cemaati anlatırken, bir başka cemaat şefini referans vermesi düşündürücü... Verdiği referans şöyle:"Risale-i Nur müellifi Bediüzzaman Said Nursî, birbirini takip eden iki önemli risalesinde (24. ve 25. Söz) bu konuya değinir ve hakikatin kıvamını bulamamış, bu yüzden haktan uzaklaşmış akımların iki problemle mâlûl olduğunu ortaya koyar: İlk olarak, hakikati, sadece kendi gördükleri renk ve veçheden ibaret sanmaları. İkinci olarak da diğer mü'minlerin müktesebatını görmezden geldikleri veya küçümsedikleri için, kendi görüşlerini onların gördükleriyle tamamlayıp dengeye kavuşturamamaları. Sonuç? Hakikatten beslenen, ama hakikatin dengesinden mahrum; kaymalara ve hatta sapmalara açık bir din dili, algısı ve anlayışı..." (Metin Karabaşoğlu, "Gülen Hareketi ve Hakikatin Dengesi", Sabah, 15 Şubat 2014)."Nur Cemaati" de, hep siyasî olarak ele alınmış ya reddedilmiş ya kabul edilmiştir. Kısır Türkçesini Arapça ve Farsçayla takviye ederek kendisine yeni bir dil kuran Sait Nursi tek tek tahlil edilmeli, Kur'ânî hakikatlerin neresinde olduğu belirlenmelidir. Elbette Sait Nursi'nin dikkate alınabilecek sözleri vardır. İşte yukarıdaki tespitleri... Burada, İSAM'ın çıkardığı kitapta makalesi olan M. Karabaşoğlu'nun 15 Temmuz'dan önce, F. Gülen hakkında, şahsiyata girmeden yazdıkları, ciddî bir değerlendirmedir. (Bitmedi).   

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Atatürk milliyetçidir 04 Şubat 2021 | 173 Okunma Sen kimin uşağısın?! 03 Şubat 2021 | 602 Okunma Tuğrul Bey ne dedi, fırsatçılar ne anladı? 02 Şubat 2021 | 267 Okunma Milliyetçiliğin azgını nasıl olur? 01 Şubat 2021 | 335 Okunma Eğer Saray, isterse CHP'yi susturabilir 31 Ocak 2021 | 591 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar