Okurlarımızla hasbihal.. Biz ne yaptık da suçlu olduk?

Yeni Akit Gazetesi Yazarı Ali Karahasanoğlu'nun bugünkü (24.11.2022)'' Okurlarımızla hasbihal.. Biz ne yaptık da suçlu olduk?'' başlıklı yazısı.

Okurlarımızla periyodik hasbihal sözü veriyoruz, sonra aktüel gelişmeleri yorumlayacağız diye, sözümüzü aksatıyoruz.

Bugün aktüel konuları yorumlamayı bırakıp, okurlarımızla hasbihal edelim..

Tayyip Erdoğan’ın, Sisi ile tokalaşmaya mecbur kalması üzerine, “Reel politik ha” başlıklı dünkü yazıma gelen yorumları sizlere aktarıp, kendi düşüncelerimi de aralara sıkıştırmış olayım..

Okurlarımızdan Hasan rumuzlu birisi, şöyle demiş:

“Bugün maaşı hakketmek için CHP yazısı yok mu?”

Okurumuz keşke, haftanın 7 günü yazdığımı görüp, “Ali bey, suçladığım türden bir kafaya sahip olsa idi, üç gün yazıp, maaşını fazlasıyla hakkederdi” tespitini yapıp, biraz daha insaflı eleştiri yapsaydı. Sağlık olsun..

Bir başka okurumuz der ki:

“ali kan/Sayın Erdoğan Sisi ile resim vermesi bizim suçumuz öyle mi? Biz ne yaptık da suçlu olduk.”

Biz ne mi yaptık?

Erdoğan AB’ye, “Sizin yasalarınızda darbe suç değil mi? Sizin yasalarınızda idam yasak değil mi? Niçin Mısır’daki darbeyi kınamıyorsunuz. Niçin Mursi hakkında verilen idam kararına net açıklama yapmıyorsunuz” çıkışını yaptığında..

Arkasında durmadık..

Cılız seslerle destek verdik..

İçimizden bazı kişiler, “Darbe de, Mursi’ye verilen idam cezası da bizi ilgilendirmez.. Mısır’ın içişlerine karışmamız lazım” dediler..

Bu konuda en masum olan, Saadet Partililer..

Onlar da.. Kendileri böyle söylemese bile.. Bunu söyleyen CHP ile İyi Parti ile ittifak ederek, Erdoğan’ı yalnız bıraktılar..

Yalnız bıraktık..

Onun için suçluyuz..

Bir başka okurumuz, kendisini “Milli görüş mensubu” olarak rumuzlamış.

Şöyle diyor, Milli Görüş mensubu: 

“Ali efendi, ben yazılarınızın takipçisiyim. Ne dersiniz bilmem ama hissiyatınız, efkarınız, akvaliniz ve de ef’aliniz dünyevi ve birilerinin takdir edilmesine endeksli.”

Erdoğan da bizim gibi bir insan..

Siz söyleyin, bu yazımdan dolayı, nefis sahibi bir insan, “Helal olsun sana Ali bey.. Beni de eleştirmişsin” diyebilir mi?

Veya demiş olabilir mi?

Bunu tahmin edemeyeceğimi mi düşünüyorsunuz?

Biz sayın Erdoğan’a nasıl gönül koydu isek. Onun da, “benim kimlerle nasıl uğraştığımı bilmiyor musun?” diyerek gönül koyduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek..

 O zaman, Milli görüş mensubu abimiz (efendi diye hitap ettiğine göre, yaşça benden büyük olmalı) benim bu yazı ile  hangi dünyevi amacı gözettiğimi, kimin takdirini beklediğimi söylese, beni de bir dertten kurtarsa..

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şimdi anladınız mı, Deutsche Welle’den farkınız yok! 25 Nisan 2024 | 3.022 Okunma Bu M. Kemal’i sevmeyen kahrolsun! 24 Nisan 2024 | 4.754 Okunma İsrail’e silah satan Almanya’yı da protesto etsenize! 23 Nisan 2024 | 3.017 Okunma Nice fotoğraflar vardır ki “füze”den güçlüdür 22 Nisan 2024 | 3.960 Okunma İçimi sızlatan: “Hah hah ha” 21 Nisan 2024 | 2.890 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar