Erdoğan'da iyi taklitlerinde kötü
CUMHURBAŞKANLIĞI Başdanışmanı Burhan Kuzu Twitter'da yazdı, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan bir gazeteye demeç verdi.Anlaşma çökerse mültecileri otobüslere doldurup AB’ye göndereceğimizi...
CUMHURBAŞKANLIĞI Başdanışmanı Burhan Kuzu Twitter'da yazdı, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan bir gazeteye demeç verdi.
Anlaşma çökerse mültecileri otobüslere doldurup AB’ye göndereceğimizi söylüyorlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’daki NATO zirvesinde AB yetkilileriyle görüşürken sarf etmişti benzer bir cümleyi. Yunanistan ve Bulgaristan sınırlarını açıp mültecileri otobüslere doldurabileceğimizden söz etmişti.
Tutanaklar sızdı ve hayli sansasyona yol açtı.
“Erdoğan’dan AB’ye mülteci tehdidi”, “Kirli pazarlık”, “AB’ye şantaj” vesair şeklinde yansıdı.
O başlıkları eleştirmiş, Erdoğan’ı haklı bulmuştum. Belli ki Buran Kuzu’yla Bülent Turan da Erdoğan’dan esinleniyorlar, AB’ye karşı kullandığı dilden güç ve cesaret alarak bu lafları edebiliyorlar.
Ama onlara hak vermiyorum, iyi yaptıklarını düşünmüyorum. Dahası mesajlarını ayıplıyor ve kınıyorum da.
Erdoğan’a öyle, taklitlerine böyle davranınca herhangi bir çelişkiye düştüğümü de sanmıyorum. Neden mi tutarsızlık değil?
Çünkü Erdoğan’ın o cümleyi kurduğu şartlar bambaşkaydı. Konjonktürün bugünküyle uzak yakın alakası yoktu.
İki temel fark şöyle...
Birincisi; Erdoğan’ın ağzından kapalı bir görüşmede çıkmıştı. Karşısında AB Komisyonu Başkanı Juncker ile AB Konseyi Başkanı Tusk vardı. Onlara cevap mahiyetindeydi ve karşılıklı diyaloğun sürüklendiği bir sertleşme ortamında sarf edilmişti. Tutanakların basına sızması ise, Erdoğan’ın iradesi ve kontrolü dışındaydı.