Suud’daki rezillik

Kuruluş ruhunda Vahhabilik vardı. İslâm’ın en katı yorumlarından biriydi. Bir ucu Selefiliğe çıkmıştı. Vahhabiliğin de Selefiliğin de içi farklı biçimlerde dolduruluyordu. Bir boyutunda...

Kuruluş ruhunda Vahhabilik vardı. İslâm’ın en katı yorumlarından biriydi. Bir ucu Selefiliğe çıkmıştı. Vahhabiliğin de Selefiliğin de içi farklı biçimlerde dolduruluyordu. Bir boyutunda tekfircilik vardı. O boyutta nerede ise tekfirden kendini kurtaran yoktu. Tekfir kılıcı, öncelikle Müslümanları biçiyordu.

Kabristanlara savaş açılmıştı. Sahabe mezarları dahil. Medine’de, Peygamber’in arkadaşlarının defnedildiği Baki mezarlığının isimsizliğe mahkûm edilmesi, bu anlayışın uzantısı idi. Hazret-i Peygamberin kabrinin ziyareti bile bu Vahhabi gölgesini taşıyordu.

O dünyayı kadınların otomobil kullanmasının yasaklığı ile de hatırlar herkes.

İşte o dünyada bir süredir bir şeyler oluyor. Veliahd Prens Muhammed Bin Selman’ın etkisinin arttığı, hatta tek belirleyici haline geldiği bir ülke Suudi Arabistan. Onu, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’da Suud konsolosluğunda hunharca katledilmesi olayında baş sorumlulardan birisi olarak biliyoruz.

İşte o Muhammed bin Selman, Suud’u modernleştirme operasyonunu sürdürüyor. Bir ara kadınlar otomobil kullanma imkanına kavuştular bu süreçte. Teknolojik anlamda önemli...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Suriye’de her şey istediğimiz gibi mi? 10 Aralık 2024 | 1.285 Okunma “Durumdan vazife çıkarma” hukuku 08 Aralık 2024 | 374 Okunma Fakirlik ülkenin yakasını tuttu 06 Aralık 2024 | 1.260 Okunma İsrail tehdidinden Suriye gerilimine 05 Aralık 2024 | 722 Okunma Uçum bakışı: Proje statüye ve kimliğe kapalı 03 Aralık 2024 | 958 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar