HDP’yi dışlama lüksü

Karar Gazetesi Yazarı Ahmet Taşgetiren'in bugünkü (10.01.2022)'' HDP’yi dışlama lüksü'' başlıklı yazısı.

Seçimler artık 7 Mayıs mı, 14 Mayıs mı her ne ise, formülü bulunursa, belli ki üç vakitte yapılacak.

Seçimin kıran kırana geçeceği de belli.

En kritik oyların HDP oyları olduğunu da, azıcık siyaset takip eden herkes biliyor.

Öyle bir siyasi iklim var ki herkes HDP oylarını almak istiyor ve hiç kimse HDP ile yan yana görünmek istemiyor.

Hiç kimse demesem mi acaba?

Mesela iktidar cenahının Anayasa değişikliği için Meclis’te HDP’lileri ziyareti neydi?

Ne dersiniz o yüzden oy kaybetti mi iktidar cenahı?

Garip MHP bile ses çıkarmadı. İktidar belli ki kendi oy tabanından emin. Acaba daha ileri bir ilişki kursaydı, mesela yeni bir çözüm süreci başlatma gibi vs… iktidar tabanı tepki gösterir miydi? MHP’den mi çekinir Ak Parti orada? Yoksa “Ne yapsak artık HDP bizimle birlikte hareket etmez” değerlendirmesi mi var? O yüzden “kendilerine yar olmayacak HDP’nin hiç kimseye yar olmaması, hatta belki kapatılarak kara toprağa gömülmesi” gibi bir tercih mi öne çıkar?


İktidarın “HDP muhalefete de yar olmasın” siyasetinin muhalefette karşılık bulduğunu söylemek, en azından bugün için yanlış olmaz.

Muhalefet cenahı, HDP oyları olmaksızın seçimi kazanabileceğinden emin mi? Bence değil. Bunu muhalefetin görmediğini düşünmek, orada hesabın yanlış yapıldığını düşünmekten farksızdır. Nerede ise tüm kamuoyu yoklamaları, HDP oyları olmaksızın oyların başabaş gittiğini ortaya koyuyor, o yüzden ikinci tur hesapları yapılıyor, ve sanki ikinci turda HDP eli mahkum muhalefetten yana oy kullanır” gibi bakılıyor.


Acaba öyle mi?

Mesela muhalefet cenahında HDP ile yanyana görünmeye en kategorik karşı çıkış İyi Parti’den olduğuna göre, İyi Parti hangi hesapla, muhalefetin seçimden başarılı çıkacağını düşünüyor? İyi Parti hiçbir durumda HDP oylarını istemiyor mu?

Bu soru yanlış, biliyorum. İyi Parti HDP oylarını istemiyor değil, oyları istiyor da, bunu HDP ile yanyana görünerek istemiyor. Anladığıma göre “Bir şekilde o oyları almalıyız ve alırız” gibi yaklaşılıyor. Aslında HDP’yi dışlayıp oyları almak isteyenlerin tamamı öyle yaklaşıyor olaya. Ama garip biçimde çok çok siyasi bilinç kazanmış bulunan HDP tabanı, Kürt vatandaşlar, siyasi çatıyı dışlayan hesaplara fazla prim vermiyor. Parti isimleri değişse de, küçük dağılmalar olsa bile, blok halinde oralara taşınıyorlar. Aslında Türkiye siyasetinde CHP oyları, Tayyib’in oyları, MHP’nin oyları olduğu gibi “HDP oyları” diye bir gerçeklik de var.


Bir çok ekran aktörünün “HDP” ile “oylar”ını ayrıştırma yaklaşımının çok karşılığının bulunmadığını herkes biliyor. Bu iş, belli ki “oyları HDP gibi dışlamak, Kürtleri dışlamak anlamına gelecek, o da apaçık bir ayrımcılık olacak, o yüzden, kurnazlık yapalım, tabanı tepeden ayıralım” gibi bir şey. Dediğim gibi bu kurnazlığı da siyasi bilinci keskinleşmiş Kürt seçmen yutmuyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tarikatlar, medya ve görünürlük 25 Nisan 2024 | 3.491 Okunma Hamas etrafında... 23 Nisan 2024 | 2.277 Okunma Filistin sınavında iktidar 21 Nisan 2024 | 764 Okunma Bardakoğlu’nun mülakatı - Bilim insanları konuşmalı 19 Nisan 2024 | 1.163 Okunma Erdoğan için zor zamanlar 18 Nisan 2024 | 5.380 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar